_Evrimsel Psikoloji_
_Beynimiz evrimleşiyor. Artık, mağara adamları gibi kadınların başına vurup saçlarından sürüklemek yerine kulaklarına güzel saçmalıklar, boş şeyler fısıldıyoruz. Çağ’a uyum sağlayamayan medeniyetsizler ise doğal seçilimle elenmeye başlıyor.
_Evrimsel psikoloji, insanın sinir sisteminin doğurduğu davranışların evrimsel
Samadhi hakkında konuşurlar ve Patanjali sutraları okurlar; büyük şeyler hakkında konuşurlar, ancak ne zaman o büyük şeyler olsa, ona karşıdırlar.
Bu, insanoğlu hakkındaki çok ilginç bir şeydir. İnsanoğlu çok ilginç bir hayvandır.
Buda'yı takdir edersin fakat Buda gelse, seninle yüzleşse onu asla takdir etmeyeceksin, ona karşı durabilirsin, o düşmanın haline gelebilir.
Neden? Buda hakkında bir kitap okuduğunda, her şey yolundadır, kitap senin elindedir. Yaşayan bir buda ile yüzleşmek gerektiğinde, o senin elinde değildir, sen onun ellerine düşüyorsundur.
Korku, direnç vardır, bu yüzden kişi kaçmak ister. Ve kaçmanın en iyi yolu, onun yanlış yapmış olduğuna dair, ondaki yanlış bir şeye dair kendini ikna etmektir.
Bu, onun yanlış olduğunu kendine ispatlamanın tek yoludur. Ve Buda'da yanlış gibi gözüken bin bir şey bulabilirsin çünkü şaşı bakıyorsun ve körsün ve zihnin çalkantı içinde. Her türlü şey kurabilirsin.
Hayvan gibi, Hindu veya Sanskrit bir kelime olan pashu kelimesinin karşılığıdır.
Kelimenin kendi başına bir önemi vardır. Kelime anlamı olarak hayvan demektir ama o bir metafordur.
Pash kelimesinden gelir, pash esaret demektir. Pashu esaret altında olan demektir.
Hayvan, esaret altında olan demektir; bedenin, güdülerinin esareti altında, bilinçsiz
_TARİH ÖNCESİ DEVİRLER_
_İnsanoğlunun ortaya çıkışıyla başlayıp, yazının icadına kadar geçen dönemdir. Taş ve Maden Devri olarak ikiye ayrılır.
_1-Taş devri_
_a)- Eski Taş – Paleolitik devir: (M.Ö.2,5 milyon - M.Ö. 12.000) (avcı ve toplayıcı). Karain, Beldibi ve Belbaşı. Paleolitik Döneme ait ilk izlere İspanya’daki Altamira, Fransa’da Laskö
Sıra dışı bir zihnin ürünü olduğu aşikar, farklı ve bir o kadar da müthiş bir roman Zavallılar.
Yirminci yüzyıl Glasgow’unda, bir müze görevlisinin eline tesadüfen geçen ve önceki yüzyılda anılarını kaleme almış bir doktorun kitabından bahseden bir mektupla başlıyor kitap. Bu mektuptan hareketle, “Bir İskoç Hükümet Tabibinin Eski Yaşamından
Sadece zihni, zihnin nereye gittiğini izle. İçinde derin bir tohum olmalı. O tohum yok olmadan, zihni durduramazsın. Zihin senin en içteki tohumunun talimatını dinliyor.
Birisi seks hakkında düşünüyor: O zaman bir yerde bastırılmış cinsellik vardır. Zihnin nereye koştuğunu izle: Kendine derin bir biçimde bak, tohumların nerede olduğunu bul.
Zihin
Düşünme fonksiyonu, zihnin diğer fonksiyonlarıyla hizada ve uyumlu şekilde çalıştığında yaratıcıdır ancak uyumluluk söz konusu olmadığında korku, endişe, stres gibi tepkisel düşünceler söz konusu olur.
Bir gün Auckland sahilinde yürüyüşe çıktım ve gördüklerimi düşündüm - ilk defa gitgide hızlanan toplumumuzun mantığına doğrudan kafa tutmuş bir yere gitmiş olduğumu fark ettim. Bizi daha hızlı yürümeye, daha hızlı konuşmaya, daha çok çalışmaya iten bir kültür içinde yaşıyoruz; üretkenlik ve başarının kaynağının bu olduğu öğretiliyor bize. Oysa
İçsel Arayış ve Bilime Yansımalar
༄ ༄ ༄
Gündelik hayat içindeki ihtiyaç ve uzun süreli ihtiyaçları karşılamak için alternatif yollar bulmak, olanı daha da iyi hâle getirmek yeni fikirlere ihtiyaç olması yanında kalıplaşmış fikirleri de yıkmak yerinde bir harekettir. Bilgi ve deneyimi harmanlayarak zihinsel üretim yapma