HAYAL KIRIKLIKLARI
Genç Werther’i okuyanların intihar ederek öldüğüne şahit olan bu dünya, Huzursuzluğun Kitabı’nı okuduktan sonra intihar edenlerle karşılaşmamışsa, bu işte bir terslik var demektir.
Şimdinin taş kesilmiş saydam duvarının içinden geçen ellerimiz, geçmişe kök salmış bir ağaç gibi sızlarken, ‘’Asla bir geleceğe sahip olmamış
Hakan Günday'ın piçleri çok gerçekçi bir şekilde ele aldığı bir kitap: Piç.
Kitaptaki piç terimi ile toplumun olağan yaşamının dışında bir hayat süren insanlar kast ediliyor. Mesela kitabın bir bölümünde piçler için şöyle diyor: "Piç olmanın, doğuştan gelen tek şartı herhangi bir üstün yetenek sahibi olmak ve o alana ilgi duymamaktır."
Kitap 4 ana karakter (piç) etrafında az bir olay ve çok karakter tahlilleri ile devam ediyor. Dilinin içine çeken bir tarafı var. Kitapta 1000 cümle varsa bunun en az 900'ü alışılagelmişin dışında. Kelimelerin zikzak çizmesi, değişik kullanımı okurken daha fazla dikkatli olmanızı sağlıyor. Bu anlamda yer altı edebiyatı gerçekten ilgimi çekmeye başladı. Çünkü bir yazar bu türde gerçekten iyi değilse oturup sırf 'değişik' olsun diye bu kadar değişik cümle kuramaz. Kurarsa da muhtemelen itici durur. Fakat Hakan Günday'da böyle bir şey görmedim.
Yazar kendi düşüncelerini sık sık araya koymuş. Aynı zamanda karakterlerin ağızlarından da sık sık düşünceler ortaya konmuş. Burada bir seçim yapması daha güzel olurdu kanımca. Çünkü karakterlerin düşünce yapısıyla, yazarın satır aralarında verdiği kendi düşünce yapısı birebir uyunca karakterler biraz zayıf duruma düşüyor.
Sonuçta okurken zevk aldığım, bazı noktalarda ufkumu genişleten bir kitap oldu. İkinci Hakan Günday kitabımdı. Yaşayan, yerli bir yazarı daha sevdiğim yazarlar listeme eklemiş olmaktan dolayı ayrıca sevindim.
İyi okumalar dilerim.
Sen düşüncelerin bulutlaştığını bilir misin? Bulutlaşır, cıvıklaşır, katranlaşır. Tedailer zikzak çizer boyuna. Kafatasında musîkisi biter kelimelerin, uğultu başlar, şuuraltının veya şuursuzluğun uğultusu. Hayat, uyku ile uyuşukluk arasına rakseder. Tehlikeye düşen vücut için, şuur bir safradır. Külçe gibi, leş gibi yaşamak da yaşamaktır. Zekânın sürekli isyanlarından bîzar olan madde, bu şımarık, bu geveze, bu mütecessis meşaleyi bir üfleyişle söndürür. Cinnet maddenin zaferi.
21. yüzyıla yaklaşırken dünyanın seyirci kaldığı bir soykırım.
Boşnaklar ; bir arada yaşadıkları , komşuluk ettikleri Sırplar tarafından sırf Müslüman oldukları için insan aklının alamayacağı ve vicdanının asla kabullenemeyeceği yöntemlerle işkencelere uğrayıp katledildiler!
Sırp çocukları doğuracaksınız diye tecavüze uğradılar !
Kitabın kapağında ''Bosna Savaşında Çocuk Olmak'' yazıyor. Bu bir savaş değildi!
Bu bir etnik temizlikti...
Bu bir katliamdı,soykırımdı !
Onurlu şehir Bosna.
Keskin nişancıların hedefi olmamak için zikzak çizerek okula giden ,katliamın kirli yüzüne tanıklık eden çocuğun hikayesi !