Risale-i Nûr Külliyatı
"Acaba, hem ruhunda, hem vicdanında, hem aklında, hem kalbinde dehşetli musibetlerle musibetzede olmuş ve azaba düşmüş bir adamın, cismiyle zâhirî bir surette, aldatıcı bir ziynet ve servet içinde bulunmasıyla saadeti mümkün olabilir mi? Ona mesut denilebilir mi?" ~ On Yedinci Lem`a
🎯Cumhuriyet Halk Partisi Neyi Meşru Hale Getirdiğinin Farkında mıdır? 🎯 Mühürsüz oylar ile hileli bir şekilde rejim değişikliği yapıldı. Cumhuriyet Halk Partisi artık bunu artık sorun etmiyor mu? Yasama, yürütme ve yargı erkleri bağımsız değil. Ülke de adalet ve hukuk yok. Bir kişinin iki dudağı arasında bir adalet anlayışı kabul edilebilir mi?
Reklam
... +142
Hürmetten şöhrete kadın 9 Haziran 2024 02:00 | Prof. Dr. Bedri Gencer Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi En eski fotoğraflarda Doğulu-Batılı bütün topluluklarda kadın ile erkeklerin başlarının örtülü olduğu görülür. Batı’da sanayi kapitalizminin doğuşuyla zirveye çıkan modernleşme ise kadının yuvasından ve örtüsünden çıkarılması,
"Bir kimse bir görüşte, bir düşüşte idrak ettiğini lisanı ile yıllarca anlatamaz. Bu hali içine ek ve büyüt, o sana hitap edecek hale gelince karşılıklı sen ve halin dile gelip konuşursunuz, şimdi sakın kurcalama. Böylece zaman sende ziynet bulur." -Şule Gürbüz
İSLAM AHLAKININ TEMELİ: HAYÂ 28 Zilkade 1445 Müminler arasında ahlaksızlığın yaygınlaşmasını isteyenlere dünyada ve ahirette can yakıcı bir ceza vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz. (Nûr, 24/19) Hayâ, sözlükte “utanma, çekinme, ürperme, çirkin bir şeyi görmekten ya da yapmaktan geri durma” anlamına gelir. Bir ahlak kavramı olaraksa kınanma endişesiyle kurallara aykırı davranmaktan kaçınma ve bunu sağlayan duygu demektir. Hayâ duygusu, #Allah tarafından insanın mayasına işlenen özel bir nimettir. Kişinin utanıp sıkılacağı, eleştiri ve rahatsızlık yaşayacağı her hâli örten bir olgudur. Hem Yüce Yaratıcı’nın huzurunda hem de insanlar nazarında kişiliği süsleyen bir ziynet ve kötülüklere karşı insanın onurunu ve dokunulmazlığını koruyan en güçlü zırhtır. Mümin için hayâ onu daima iyiyi ve güzeli yapmaya sevk eden ahlaki bir erdemdir. Bu nedenle insanlık tarihi boyunca bütün ilahi dinler söz, fiil ve davranışlarda hayâlı olmayı emretmiştir. “Her dinin bir ahlakı vardır, #İslam’ın ahlakı da hayâdır.” (İbn Mace, Zühd, 17) diyen Peygamber Efendimiz de hayânın, Müslümanların en belirgin ahlaki özelliklerinden olduğunu vurgulamıştır. Türkiye, Irak ve İngiltere arasında Ankara Antlaşması imzalandı. (1926) Dünya Çevre Günü #diyanettakvimi
Haya
İSLAM AHLAKININ TEMELİ: HAYÂ Hayâ, sözlükte “utanma, çekinme, ürperme, çirkin bir şeyi görmekten ya da yapmaktan geri durma” anlamına gelir. Bir ahlak kavramı olaraksa kınanma endişesiyle kurallara aykırı davranmaktan kaçınma ve bunu sağlayan duygu demektir. Hayâ duygusu, Allah tarafından insanın mayasına işlenen özel bir nimettir. Kişinin utanıp sıkılacağı, eleştiri ve rahatsızlık yaşayacağı her hâli örten bir olgudur. Hem Yüce Yaratıcı’nın huzurunda hem de insanlar nazarında kişiliği süsleyen bir ziynet ve kötülüklere karşı insanın onurunu ve dokunulmazlığını koruyan en güçlü zırhtır. Mümin için hayâ onu daima iyiyi ve güzeli yapmaya sevk eden ahlaki bir erdemdir. Bu nedenle insanlık tarihi boyunca bütün ilahi dinler söz, fiil ve davranışlarda hayâlı olmayı emretmiştir. “Her dinin bir ahlakı vardır, İslam’ın ahlakı da hayâdır.” (İbn Mace, Zühd, 17) diyen Peygamber Efendimiz de hayânın, Müslümanların en belirgin ahlaki özelliklerinden olduğunu vurgulamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı
Reklam
361 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.