Zordur kadın olmak.
Üzüntüler ve eziyetler onlara güç verir.
Üzüntüleri, mutluluklarını esir almış... Huzur ile kanlı bıçaklı kalmış.
Kadının rengi beyaz olmasına rağmen, kanalı morlu bir şekilde çekip gitmişti mutluluğu.
Ekmek gibi nimet, su gibi azizdir kadın.
Hemen yenilmez hayata karşı.
Elinden bebeği alınmış küçük bir kız çocuğu kadın...
Üzgün ve kırgın biraz hayata karşı hepsi bu.
Umutludur ama yıkılmaz kolay kolay.
Ne zaman düşse umudu tutuyor elinden ' sabret ' diyor.
İzi duştan yaralarından biriktirdiği bir baş kaldırının, hesapsızca çöreklendiği kıştan kalma bir ayaz kadını üşüten.
Hayalleri tutacak yüreğinden 'den güçlüsün sabret' diyecek.
Baharlarda olacak hayatında ısıtan ve güneşe yüzünü çeviren.
"Cennet ayakları altında " öyle buyurmuştu yüce kuran.
İdam olacak birine son sözün sunulduğu dünyada, tek söz hakkı tanınmayan canlıdır kadın.
Temiz hisler barındıran, karşılıksız iyi niyet taşıyan, cennette yer sunulan melektir kadın.
Ne yazık kadını; döven , söven ve yaralayan kendi karnından çıkan erkektir.
A. Karaçay