"Zaman bana da bir nehir gibi geliyor. O nehirde yüzüyorum. Sular akıyor ama hangi damla arkamda, hangisi önümde;
Nehir mi daha hızlı akıyor, ben mi;
Su önüme mi geçiyor, arkamda mı kalıyor anlamıyorum.
Gerçek olan tek şey sonsuz bir akış"
Sayfa 184
"İnsanlar tanrı önünde eşittir ama hayattan zekaları,becerileri,azimleri ve kazanma hırslarına uygun olarak pay alırlar."
İnsan yüreği çok karanlık, çok karmaşık.
Sayfa 104Kitabı okuyor
"Sizden bir şey rica edebilir miyim?" diye sordu.
"Tabii"dedim."Hayatım dahil her şeyi isteyebilirsin."
İnsanın, başına neler geleceğini bile bile kendini feda etmesi, kadere teslim olmak gibi bir şeydi herhalde.
Sayfa 92Kitabı okuyor
"Halk dediğin değişken bir şeydir" dedi. "Bugün böyle davranır, yarın tam tersini yapar. Teşvik ve tehdide bağlı…"
Sayfa 91Kitabı okuyor
"Bir şeyler yapıyorum; yürüyorum, konuşuyorum, yemek yiyorum.. Yani her zaman yaptığım işleri sürdürüyorum ama nasıl anlatsam, bir boşluk duygusu içinde.. sanki içimde derin bir hiçlik var.."
Doğrudur; kitap okumak karın doyurmuyor. Ancak karnı tok, beyni boş adamlardan çektiğimiz kadar hiç kimseden çekmedik."
Hem Müslüman, hem Yahudi, hem Katolik’tim. Yani insandım."
“Bu dünyada sana kötülük yapmak isteyen insanlar çıkacak karşına, ama unutma ki iyilik yapmak isteyenler de çıkacak. Kimi insanın yüreği karanlık, kimininki aydınlıktır. Geceyle gündüz gibi! Dünyanın kötülerle dolu olduğunu düşünüp küsme, herkesin iyi olduğunu düşünüp hayal kırıklığına uğrama! Kendini koru kızım, insanlara karşı kendini koru!”