Sibel

Sabitlenmiş gönderi
Uçurtma ve Ağaç
Uzun zaman önce yaşayan eski bir ağaç varmış. Kökleri o kadar uzunmuş ki iki diyara kadar ulaşabiliyormuş. Bir gün dallarından birine bir uçurtma takılmış. Rüzgar çıktıkça uçurtma yükseliyor ve dindikçe tekrar ağaca sarılıyormuş. Ağaç bu duyguyu o kadar çok benimsemiş ki rüzgarın çıkmasını bekler olmuş. Zaman geçmiş ve uçurtması giderek yıpranmış. Rüzgar sonbaharda sert, kışın da ıslak imiş. Uçurtma giderek dökülüyor sarıldığındaki sıcaklık kaybolmaya başlamış. Ağaç artık rüzgarın gelişini istemez olmuş. Onu korumak için dallarını birleştirip sımsıkı kapamış. Bu sayede uçurtma da kalan son parçalar direnebilmiş. Bir gün ağaç kendisine değen rüzgarla irkilmiş. Ve uçurtmasını tutan bağcıktan dallarını serbest bırakmış. Kalan parçalarla uçurtması gökyüzüne doğru yükselmiş ama geriye dönmemiş. Ağaç ise ardından açan filizlerine bakıp "Bu rüzgar ilkbaharın sesine sahip, ılık ve dostane kucaklayışı var. Beklentisiz bir şekilde oraya buraya uçurtmamı uçuruyor." demiş"
Reklam
Sen bir alçaksın. İnsanların mutluluğuyla oynuyorsun karanlık kuytularda
Bedenimden kurtulmuştum, aklımdan kurtulmuştum, beni bağlayan ne varsa kurtulmuştum.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Umarım aşk nedir bilenlerdensin, umarım yaptıklarıma bakıp, beni aklın acımasız yasalarıyla mahkum etmezsin.
Reklam
14,2bin öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.