Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aleyna

Bana bu hayatta aşılmayacak engel olmadığını öğretti. Sadece çabalamayı sürdürmeliyiz---adım adım...
Sayfa 34 - Yakamoz
Reklam
Bir fincan kahve, biraz müzik ve köpüklü bir banyo için ölüyordum.
Sayfa 31 - Yakamoz
Hediye Konusu
Dükkanın sahibi Bayan Grey'e elimdeki bütün parayı verip anneme bir hediye almak istediğimi söyledim. O da bana dükkânda bu paraya denk gelebilecek bütün hediyeleri gösterdi. Bir sürü biblo alabiliyordum. Bütün güzel renkte ve şekillerde olan biblolardı ancak evde, temizlik sırasında tozlarını ben alacağım için bu fikirden vazgeçtim.
Sayfa 23 - Yakamoz

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bay Ronald bu davranışın sebebini hiç açıklamadı. Yalnızca, "Yıllardır bu kadar iyi hissetmemiştim," demekle yetindi.
Sayfa 19 - Yakamoz
Gülümse
Anneannem ve dedem neredeyse elli senelik bir evliliğe sahiplerdi. Bu elli yıllık evlilikleri boyunca, tanıştıkları ilk gün uydurdukları bir oyunu oynamaya devam ettiler. Anneannem dedemin bulması için bir yere üzerinde 'Gülümse' yazan bir kağıt bırakıyordu. Dedem bu kağıdı bulduğunda aynı şekilde 'Gülümse' yazıp anneannemin bulması için bir yerlere koyuyor ve oyun böylece sürüp gidiyordu.
Sayfa 11 - Yakamoz
Reklam
Küçük Kara Para - Sina Ateş
- Serüveni bir gasp ile başladı. - Şikeli bir maça yatırıldı. - Bol bol kazandırdı. - İncecik kıvrıldı... içi dışı pudralandı. - Bir influensör tarafından partisinde havalara saçıldı. - Kafalara sarıldı, ne olduğunu şaşırdı. - Dünyayı turladı, çekildi fotoları, neyse ki harcanmadı. - Ne olduğunu çakamadan, bir duffle bag içine tıkıldı. - Bankaya getirildi. - Makinelere itildi. - Acayip sohbetler işitti. - Çok şık bir çantaya arkadaşlarıyla istiflendi. - Ve varış noktasına ulaştı. ASLINDA KARA OLAN PARA DEĞİLDİ. PARAYA KARA ÇALAN İNSANDI. İHTİYACINDAN FAZLASINI ALAN. FESAT SOKAN HEP İNSANDI. İNSAN, PARAYA KARA DEDİ AMA KENDİ KARASINI HİÇ DUYMADI.
Sayfa 4 - Kafa Dergisi, Sina Ateş
Mesela bir Paris'i, bir Roma'yı, bir İstanbul'u sevmek için illa para mı harcamak gerekir? O sevgili şehrin sokaklarında başıboş dolaşmak da yeter. Yürürsün, yürüdükçe neşelenirsin, neşelendikçe senin gibi neşeli insanlar görürsün; sen onlara neşe verirsin, onlar da sana.
Sayfa 211 - Kronik Kitap
Düşünün ki çoğu kişinin hayatta en lezzet aldığı, tadını hiç unutamadığı yemek, çok paralar ödese dahi, en lüks restoranda yediği yemek değildir. Sorsak birçok kişi dostlarıyla, sevdikleriyle beraber salaş bir restoranda yiyip içtiği bir günden bahsedecektir. Zaten aslolan budur; Hayatın tadı, evet, o salaş restoranda; belki şehrin en havalıları arasında sayılmayan o kafelerinde çıkar. Neden orada çıkar? Oranın yemekleri çok mu güzeldir? Belki öyledir, birçok salaş restoranda keşfedilmemiş ne aşçılar vardır ama o salaş restorana esas havayı orada yiyip içen insanların neşesi verir.
Sayfa 210 - Kronik Kitap
Peki, merdivenin yukarısındakiler mutlu da aşağıdakiler mutsuz mu? Bu düşünce hayatın akışının karşısındadır. Her insan bulunduğu yerden pekâlâ memnun olabilir. Bakın az ile yetinebilir demiyorum; yetinir-yetinmez, o başka bir konudur ama insan çok şeyle mutlu olmayabileceği gibi az şeyle de mutlu olabilir. Bu ancak kendi doğasıyla uyumlu olduğu takdirde mümkündür.
Sayfa 210 - Kronik Kitap
Hırslar
Hz.Musa, Sina Dağı'nda "Rabbim bizi neden böyle cezalandırıyorsun?" diye sorunca, "Peki, bundan sonra böyle ceza vermeyeceğim; sizin cezanız artık hırslarınız," karşılığını alır. Ne kadar güzel, ne kadar anlamlı bir pasaj değil mi? Şüphesiz insanlık kendi hırslarını yeterince mütalaa etmiyor, tahlil etmiyor.
Sayfa 209 - Kronik Kitap
Reklam
İnsanoğlu doğa ile arasındaki bağı kurmak zorunda.
Sayfa 208 - Kronik Kitap
Sosyal mühendislik radikal değişimleri tavsiye etmelidir. İçtimai bilimler daha çok gelişime, akışa dikkat etmenizi tavsiye eder. Mesut olmak için devrim yapamazsınız, yaşamak için devrim yaparsınız. İdame-i hayat dediğimiz şey ancak bununla mümkündür.
Sayfa 205 - Kronik Kitap
Aile ve eğitim
İyi eğitim alan ilk kuşak olsanız bile bütün bir aile yapısını, bütün bir düzeni kendinize uyduramazsınız; tek yapabileceğiniz, kendinizden genç birkaç üyeye yön vermektir; ancak sizden daha genç kardeşinizi kendinize benzetebilir, ona yön verebilirsiniz; anne-babaya değil, onu yapamazsınız. Sosyal mobilite bu şekilde mümkündür. Sınırlıdır. Bu sınırları bilmek de çok önemlidir, bilmeyenler çok bedbaht olur.
Sayfa 204 - Kronik Kitap
Aile de Eğitim
Aile kötü eğitim verirse çocuğun işi zorlaşır. Çünkü kendi kendini yaratması gerekir, zordur.
Sayfa 202 - Kronik Kitap
Çocuklarımızın liyakatine önem göstermemiz ve gençlerin de kabiliyetlerini keşfedip ona göre kendilerine yön vermeleri gerekiyor. Sohbetimizin daha önceki kısmında söylemiştim, tekrar edeyim; motivasyonumuzun reklama, günün modasına ya da paraya değil; doğrudan doğruya içinizdeki yaratıcı periye uyması gerekiyor.
Sayfa 202 - Kronik Kitap
164 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.