Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

akademik amele

akademik amele
@Antihistaminnak
Rölantide esansiyel tremor, yokuşta dispne.
682 okur puanı
Haziran 2018 tarihinde katıldı
Birisi seni içeri almazsa sonunda kapıyı çalmaktan vazgeçersin. Demek istediğimi anlıyor musun?
Sayfa 90
Reklam
Oysa gerçek kahramanlar pelerin takmazmış. Bazı şeyler bence tesadüf değildir.
Sayfa 19 - Ketebe
Ama bunları sonradan insanlara anlatamazsınız. Görüldüğü üzere bizim eksiklik zannettiğimiz şeyler, aslında fazlalık olabiliyor.
Sayfa 14 - Ketebe

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Neyse ki dışarıdakiler kafamı içeriden göremiyorlar.
Sayfa 9 - Ketebe
Herhangi bir şeye iyi davranırsan onun gelişmesine faydalı olursun, dedi.
Sayfa 8 - Ketebe
Reklam
Ama şuramda bir bulantı. Gitmiyor, geçmiyor. İnsanlar arasında durmadan mikrop gibi yayılan bir hastalığın bulantısı bu. Kuşku ve güvensizlik. Bunları böyle böyle düşünmek zorunda kalışım... Yoklaya yoklaya yaklaşmak herkese. Şu anlamda ya da bu anlamda... Adımları hesaplı atmak. Yürekleri hesaplı açmak. Açık olamamak. Her gün biraz daha kapanmak. Her gün biraz daha köstebekleşmek, tilkileşmek, böcekleşmek...
Sayfa 452 - Everest Yayınları
İçimdeki kelimeler birden kanamaya başladı. Kabuk bağladı sandıklarım. Kelimeler ne çok kanıyor, ne çok ama içeri.
Sayfa 10 - Yapı Kredi Yayınları
Ya öyle işte Osman. Bitmez sandığımız bir aşkın daha nihayet dibini sıyırmış bulunmaktayız. İnsan, işlerin bu noktaya geleceğini teoride hep biliyor da pratikte bir türlü kabullenmek istemiyor. Herkes söylerken içinden “he he” deyip geçiyor. Yeri geliyor çeşitli laf ebelikler ile kendini bile geçiştiriyor. Bazı şeyler gerçekten de yaşanmadan öğrenilmiyor Osman.
Sayfa 123 - İletişim Yayınları
Sana inanan tek bir kişi varsa kurtululursun, ben bunu bilir bunu söylerim. Bir kişi bile bile yeter insanın kara kara kuyulardan çıkmasına, gerçekten varsa yeter.
Sayfa 118 - İletişim Yayınları
Hayatım bir mekanmış da herkes içerdeyken dışarı çıkmışım. Dönen muhabbetten kafam şişmiş, kapının önünde pes peşe sigara içiyorum. Hava soğumuş ama içeri giresim yok. Parti bitene kadar dışarıda takılmak istiyorum komple gitsem çok çok ayıp olurmuş ondan duruyorum…
Sayfa 117 - İletişim Yayınları
Reklam
Acaba anılarımızın ne kadarını doğru hatırlıyoruz? Bana kalırsa insan zihni her ziyarette başka şeylerle karşılaştığın garip bir müze. İçinde gezerken bazen "Bu parçayı hiç görmemiştim" diyebiliyorsun. Bazılarının rengi aklında başka kalmış, bazıları belki hiç oraya koyulmamalıymış gibi.. Ben işte şimdilerde başımın üstündeki şahsi müzeme ince ince bakım yapıyorum, güzel hatıraların tozunu alıyorum, çok değerleri olanları biraz daha korunaklı taraflarıma çekiyorum, fazlalıkları da depoya kaldırmak üzere kurtuluyorum. Beni arayacak olursan tadilattayım geçici olarak hizmet veremiyorum Osman.
Sayfa 111 - İletişim Yayınları
İçimde öyle büyük bir boşluk oluştu ki; göğsümdeki koca, kara, katran kazan içine ne atsam kara delikte kaybolur gibi kayboluyor...
Sayfa 105 - İletişim Yayınları
Tutunacak bir şey arayan herkese, kendilerine tutunmalarını tavsiye ediyorum.
Sayfa 100 - İletişim Yayınları
Mutlu son dediğimiz nedir ki Osman? Anlatanlar hikayenin mutluluğa yakın bir yerinde anlatmayı bıraktıkları için birilerinin sonsuza dek pembe bulutlarda yaşadıklarını sanıyoruz. Halbuki Pamuk prenses ile yakışıklı prens düğün organizasyonu sırasında mutlaka kavga etmişlerdir. Kaynanası bir şeylere karışmış, kayınço bir hırtlık yapmış, arkadaşlar dolduruşa getirmiştir. Nikah masasında bitmiş bile olabilir bu masal hiç bilmiyoruz ki...
Sayfa 99 - İletişim Yayınları
İnsan ömrü sadece kendi dertleri için bile yeteri kadar sıkışık bir programa sahip, yanına bir de başkasınınkileri eklemenin uzun vadede çılgınca olduğunu düşünüyorum.
Sayfa 95 - İletişim Yayınları
1.637 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.