Hayatın gökten akışını,
Penceresi önünde yağmur gibi seyr'edenlere...
Bazı sağanak bazı aheste,
Pervazına düşen her damlayı ayırmadan ikram bilenlere...
Hayal edenlere!
Gerçeklerin devranında,
Gözlerini kapatıp,
Bir türkü miktarınca âlem değiştirenlere...
Garip bir yalnızlık ile öylece oturmuş
içinden iç çekenlere...
Hep size bu yangınlarım... Hep size!
Çıplak bir kahkahanın ortasına türkülerim düşmesin ne olur.
Asil bir hüzün içinizde gizlice gezerken,
Geleyim.
Açın pencerenizi bana, Yağıyorum...
Buradan uzak bahçeye,
Kimsenin bilmediği bir yeşile, içimde dönen el değmemiş hayale, Tutun düş’üyorum...
İlacı zehirden ayıran şey dozdur demiş Paracelsus. Buna kitap okumak da dahil. Okumayı sevmek ile çok kitap okumak arasında hiç bir bağlantı yoktur. Okuduğunuz hatta okuduğunuzu sandığınız yüzlerce kitaptan gerçekten alıntılamaya değer cümleler mi alıntılıyorsunuz? Ya da öğüt niteliği taşıyan veya çok çarpıcı bir şekilde duvar gibi önünüze çıkıp kafanızı çarpmanıza neden o olan hangi cümleden ders çıkarıp da hayatınıza uyguluyorsunuz? Çok kitap okumanın hayatınıza kantitatif olarak sadece sayısal veri sunması haricinde gerçekten kaçımız bunu kalitatif olarak işliyoruz? Doldurduk kitaplıklarımızı, fotoğraflarını çekip “ne çok”u kanıtladık. Alkış aldık. Beğenildik. Buraya müthiş cümleler yazıp, binlerce (!) takipçiden yüzlerce beğeni aldıktan sonra o gün beğeni sayısı ile gurur duyduğumuz o cümle ile kalbini kırdığımız kişinin karşısına geçip, hatta geçemeyip :))) son sürat kırıldığı yerden incitmeye devam ettik?! Konuşurken, yazarken özellikle dünyanın en iyi insanı olduğumuz kandırmacasından vazgeçsek mi acaba? Düşürün dozları, arının biraz. Sonra gerçekten okuyun..
Çok haklısın temelde ne kadar çok kitap okuduğun önemli değil ne kadarını hayatına uygulayabildiğin önemli. Okuduklarınla önce kendini sonra da çevreni değiştirebiliyor musun? Yoksa hala aynı yerde isen dün ki senle bugün ki sen arasında bir fark yoksa aynı hataları yapıp yapıp duruyorsan ki kitapların bir çoğu yazarların tecrübe ve deneyimlerinden oluşur hiç bir şey okumamışsın demektir. Bir tarayıcı edasıyla sayfaları tarayıp en altı kalın puntolu cümleleri seçim arşivlemekten başka bir şey yapmamışsın demektir. :)