Kayıp, karanlıkta yetişirdi. Şehvet, karanlıkta can bulurdu. Ölüm satırları, karanlıkta kaleme alınırdı. Yenilginin çığlığı, karanlıkta duyulurdu.
Ve o benim üzerime çöken karanlığımdı.
Genellikle kendi kararlarını kendi veren, bir şey yaparken izin alma ihtiyacı hissetmeyen bir insandım. Bunun temel sebebi belki de ailemin umursamazlığında yatıyordu. Hep hatalar biriktirir, o hatalardan kendi doğrularımı bulurdum; kendimi kendim eğitip büyütmüştüm ve bunu başarabilmişken şimdi bir yabancıdan tuvalet izni almak kanıma dokunuyordu.