Ah kara yazılı Yusuf. Ölümle gözünü açtığı bir yolu ölümle başka yola bağladı. Sevgi miydi bağlılığı, minnet mi? Hiç bir duyguyu adlandıramadı , anlamlandıramadığı bu duyguları okuyucuya da tam yansıtmış Sabahattin Ali. Okur Yusuf oluyor , onun gibi düşünüyor , derin bir nefes alıp ah çekiyor. Yeri geliyor adaleti, parayı, gücü , gücü elinde bulunduranların merhametsiz kalbini düşünüyor içerleniyorsun. Yeri geliyor fakirliği, soğuk ve gamsız akşamları, bir lokma ekmeği , gücün karşısında ezilen koca yürekleri düşünüp kitabın dışında hakettikleri hayatı sunmak istiyorsun. Günümüze dönüp bakıyorsun ne değişti? Belki hiç bir şey. Çevremizde kuyucaklı Yusuf’un hikayesi kaç kere yaşandı? Devam ediyor belki de Yusuf yaşamaya . Şekil değiştirdi. Muazzez küçük bebek. Kurban gitti anasına , fakirliğe. Büyük bir boşluk bıraktı içime bu aşk. Sabahattin Ali sen büyük adamsın. Nur içinde uyu .