Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ོ Zerrin

Sabitlenmiş gönderi
Fakat, Allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. Bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. Tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor. Fakat benim sevmeğe hakkım yok mu albayım? Yok. Peki albayım. Ben de susarım o zaman.
Reklam
Siz ölüydünüz, O sizi diriltti. Sonra sizi yine öldürecek, yine diriltecek, ta ki O'na döndürülünceye kadar. Kur'an-ı Kerim
Sayfa 151Kitabı okudu
Ne zamana kadar, ey insan, ne zamana kadar, ey evren, toprağı kanla yoğuranlar için gururla meskenler kuracaksınız? Ne zamana kadar size barış ve sevgi sunanlara sırtınızı döneceksiniz? Başları kölelik boyunduruğunun altına alanları ve canileri daha ne zamana kadar yücelteceksiniz? Gün ışığının ihtişamını görebilmeniz için gözlerinin ışığını gecenin karanlığına akıtanları ve mutluluğun tadına varabilmeniz için sefaletin pençeleri arasında ömür tüketenleri ne zamana kadar unutacaksınız?
Sayfa 116Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hayat böyledir işte. Geceler bu hayatı Zaman arenasında bir tragedya gibi temsil eder, gündüzler de onu güzel bir şarkı gibi şakır ama sonunda sonsuzluk bir mücevher gibi saklar onu...
Sayfa 106Kitabı okudu
Güneşin altında yapılan bütün işleri gördüm; hepsi boştur, rüzgârı kovalamaya benzer. Vaiz, Eski Ahit
Reklam
Kalbim, Aşk ile Güzelliğin kızına, Bilgeliğe yaklaştı: "İn­sanlara söyleyebileceğim bir bilgelik sözü söyle bana ! " dedi. Cevap verdi Bilgelik: "Söyle onlara, mutluluğu ruhun kut­sallığında aramak gerekir, başka yerde değil! .. "
Kalbim seslendi Aşkın kızına: "Ey Aşk, huzur nerede? Bu evi sizinle paylaştığını söylüyorlar, öyle duydum ? " Cevap verdi: "Huzur açgözlülüğün kırıp geçirdiği kentte öğüt ver­ meye gitti, ona ihtiyacımız yok. Mutluluk huzurla ilgili bir şey değildir. Mutluluk, birliğin sarıldığı şiddetli bir arzudur, huzur ise unutuşun doldurduğu bir vazgeçiştir. Ezeli-ebedi olan ruh huzuru bilmez, çünkü o kusursuzluğa ulaşmaya çalışır ve kusursuzluk da sonsuzdur. "
Göğsümde yorgun kalbim veda etti bana, alıp başını mutluluk evine doğru gitti.
Ah! Ey aşk sen büyüksün, bense ne kadar da küçüğüm!..
Ey sen, beni ayıplayan, savurma bana vaazlarını, yalnız bırak beni, çünkü deneyimler keskin görüşlü yaptı beni, göz­ yaşları parlanı görüşümü, hüzün de kalplerin dilini öğretti bana.
Reklam
Öğütlere boğdun beni; oysa öğütler ruhu bulanıklığa sü­ rükleyen gölgelerdir sadece, hayatın bir kaya gibi donmuş olduğu yerde.
“Sonsuzluk sadece aşkı saklayıp korur, çünkü aşk ona benzer."
"Yanıma gel, ey yüce ölüm, ruhum eridi mum gibi seni beklerken. Yaklaş ve kır şu hayatın zincirlerini, onları sürük­ lemekten usandım artık. Ey muhteşem ölüm, gel bana, me­ leklerin bana söylediklerini insanların diliyle söylediğim için beni bir yabancı gibi gören insanların arasından al beni. Gel bana ve acele et, insanoğlu kendisi gibi paraya doymayan, benden daha zayıf olanları sömürmekten vazgeçmeyen biri olmadığım için beni yüzüstü bıraktı, unutuşun gizli köşele­ rine sürdü beni. Gel bana, ey tatlı ölüm, gel al beni, hemşe­rilerimin bana ihtiyacı yok çünkü. Aşk dolu göğsüne bastır beni. Ne bir annenin öpücüğünü tadan ne bir kız kardeşin yanağına dokunan, ne de iç çeken bir kadının dudaklarını öpen şu dudaklarımı öp artık... Çabuk sarıl bana, ey ölüm, sevgilim!.."
"Ey ölüm, gel kurtar beni! Dikenierin çiçekleri boğdu­ ğu toprak, üzerinde yaşamaya değmiyor. Aşkın, soyluluk tarafından fetbedilen şanlı tahtından aziedildiği şu zamanın elinden kurtar beni. İmdat, ey ölüm! Sonsuzluk sevdalıları kavuşturmaya bu dünyadan daha layık. Sevgiliınİ bekleye­ ceğim yer, beni ona kavuşturacak yer, cennettir ancak."
112 syf.
·
Puan vermedi
Bir Gözyaşı ve Bir Tebessüm
Bir Gözyaşı ve Bir TebessümHalil Cibran
7.5/10 · 2.620 okunma
51 syf.
·
Puan vermedi
Meczup
MeczupHalil Cibran
7.3/10 · 17,8bin okunma
4.614 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.