İntiharın en Büyük birisi olduğunu biliyorum. - Fakat mutsuz olmak da büyük bir günah. - Mutsuzken başka insanları da incitirsiniz.
- Bu da bir günah değil mi
Geçtiğimiz yollarda kaybettiklerimizin bize en Büyük kötülüğü kendilerini tekrar tekrar hatirlatmalaridir. Bir kere kaybetmekle kurtulamadığımız şeylerdir. Yoklukları hayatımızdaki varlıkları haline gelir. Hep ama hep hatırlarız.
Ama karşılaşmaları hazırlayan kaderin zamanlama yapmak konusunda adil olduğunu kim söyleyebilir ki? Sevdiklerimizin hayatına ya erken girer ya geç kalırız. Bütün aşk damları da bundan doğar zaten.
Herşey gibi adalette alınıp satılıyor. Ne sanıyorlar, o Büyük ve saygın hukuk kuruluşları farklı mı çalışıyor sanki, bizim hünerimiz, adalet denen bu komediyi kitabına uydurmak yalnızca.
Güçlü kadınlar, erkekleri zayıf kadınlardan daha iyi severler. Sevmek güç gerektir çünkü. Zayıfların sevmek için bahaneleri, güçlülerin ise gerçekleri vardır. Arkalarında durabilecekleri gerçekleri. Bahanelerse çabuk değişir...