Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Erdal Turna

KAPIMI AÇTIĞINDA
- Cam kenarında yol gözleyenlere... Geceler seherlerden muştular verir bize Tıpkı bahar yağdığı gibi gökten kışın. Çoğalsın kımıldanışlar dudaklarında, kalbinde Ve gökkuşağını avuçlamaya uzanışın. Sanma ki kitaplar dindiriyor özlemleri, Doldurmuyorlar da eksilenin yerini. Gönüllerimizi birleştiren sevdamız Elbet gövertecektir vuslat
Sayfa 45 - https://kadimkuslar.com/siir/Kitabı okudu
Reklam
Ben çiçek gibi taşımıyorum göğsümde aşkı Ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum Gelmiş dayanmışım demir kapısına sevdanın Ben yaşamıyor gibi yaşamıyor gibi yaşıyorum Ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum.
Mühürlü kalbinizin açılmasını dilerim
"Siz merhametten, acıma duygusundan, yalnız kötülük doğacağına inanmışsınız. Fakat ondan ne büyük iyilik doğacağını unuttuğunuz için en büyük hakkı kaybediyorsunuz. Rahmet kaldırılmış sizin kalbinizden. Reis Bey! Mühürlü kalbinizin açılmasını dilerim, Allah sizi de arındırsın..."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yasak
Sen sınırı koydun ben geçmeyeyim diye. Tedbir aklın öz çocuğudur, amenna Yalnız sen sınırı çeker çekmez ben kuruldum ardındakini düşünmeye demek ki sınırın başladı aşınmaya. Yasak ne ustaca ikramdır yasak en etkili reklamdır.
Çektiğimiz acı
"Neden çektiğimiz acı bir yaratıcılık kaynağı olmasın? Izdırap insanlığın alınyazısı. Ama çaresiz bir iflas, felce uğratan bir ümitsizlik olmamalı bu ızdırap. Toplumun çözülüşünü üzülerek seyretmek yetmez, onu yeni baştan nasıl kuracağımızı da düşünmeliyiz." (Roger Caillois)
Reklam
Hayat bir lotus yaprağındaki damlacıklar gibi uçucu
Hayat bir lotus yaprağındaki damlacıklar gibi uçucu. Ama onun uğrunda neleri katlanmadık! Alay ettiler, sineye çektik. Budalalar önünde el pençe divan durduk. Eğlenmedik, bizimle eğlendiler. Biz çileye çekilmedik, ama devran bize çile çektirdi. Zaman geçmedi, biz kocadık. Saçlarımız ağardı. Alnımız kırış kırış. Dizimizde derman kalmadı. Hâlâ başımızda kavak yelleri esiyor. Ümit bir ırmak. Suları arzular. Hırsla dalgalanır bu sular. Tutkularımız timsah, düşünceler birer kuş. Ve ırmağın yamacında yalçın kaygu dağları. Ne yapsan hazlar terk edecek seni. Acı gözyaşları dökeceksin arkalarından. Ruhun huzura kavuşur, isteyerek onlardan uzaklaşırsan. Pervane bilmeden ateşe atar kendini. Balık oltayı fark etmediği için yeme koşar. Biz arzuların felaketle örülü bir ağ olduğunu biliriz, ama uzaklaşamayız onlardan. Ne korkunç gaflet! UZLET ÜZERİNE (Bhartrihari'den)
Türküler Dolusu
Kirazın derisinin altında kiraz, Narın içinde nar, Benim yüreğimde boylu boyunca Memleketim var. Canıma ciğerimedek işlemiş Canıma ciğerime, Sapına kadar. Elma dalından uzağa düşmez, Ne yana gitsem nafile. Memleketin hali gözümden gitmez Bin bir yerimden bağlanmışım, Bundan ötesine aklım ermez.
Sayfa 139
Başlangıç
Ölmek zannedildiği gibi güç bir iş değildir, Maddeci bir dünyada mânayı itiş değildir. Umutların filizlendiği bir gül bahçesinde Ölüm, ışıklı bir başlangıçtır, bitiş değildir.
Gel
Cömert ormanların sen en cömert hayrı gel! Soyun giysilerinden, düşlerden apayrı gel! Yağmur sularına dök ayıplı şüpheleri, Vermeyelim zamanı boşa, durma gel!
BENGİ BAHAR
Düş müydü, sınırsız güzelliği içten seyir mi? Ay-aydın gökyüzü yıldız yıldızdı, ay değirmi. Karşı akşamlardan bir bengi-bahar bekliyordum. Denize atılan can-tohum bilmem ki göverir mi?
Reklam
Acı ve Gerçeklik
"İnsan başkalarının acılarına, kendi acılarından daha duyarlı olabilir ve bunda hiç bir ikiyüzlülük yoktur. Hayat konusunda yanlış bir yargı vermemizin nedeni budur ve bu da, dikkatli davranılmazsa eğer, insana hayatı zehreder. İnsan trajedi oynamaya kalkacak yerde, gerçek bilgiye dayanarak, bütün gücü ile şimdiki gerçeği düşünmelidir."
Acı
"Acılarımızın şiddetlenmesi hiç şüphesiz bu konuda yürüttüğümüz fikirler, verdiğimiz yargılarla ilgilidir ve biz bu şekilde hareket etmekle sanki kendimize acı vermek istiyor gibiyizdir."
"İstediğimizi iyice bildiğimiz bir şeyi istemek bazen büyük bir sanattır"
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.