Benim göğsümde bir şey çalınıyordu da ben korkmuştum. Tencereler tıngırdıyar sanmıştım. Sen de gülmüştün bana. O çalan yüreğimmiş. Şimdi biliyorum artık.
Sen Filiz'i tanımazsın. Sizin koğuşa yeni geldi. Kitap okuduğu için getirmişler. Hani kitap okumak güzeldi? Ben buradan çıkınca kitap okursam beni yine getirirler mi? Ben de o zaman kitap okumam.