Anılar eğer acı verici ise onlarla yaşamak zordu. Tıpkı ayakkabında bir çakıltaşı ile dolaşmak gibi. Boyutu ne kadar küçük olursa olsun, o kadar çok huzursuz ederdi ki seni, şaşırıp kalırdın.
Bu kitabı okumak film izlemek gibiydi benim için. Sonuç kısmı heyecanlıydı ama fazla hızlı bir son oldu. Sürükleyici ve sade diliyle okumaya doyamadığım bir roman...
Çok yoruldum, çok üzüldüm. Çoğu zaman kendimi çok güçsüz, yaptığım işi çok anlamsız buldum. Kendimi bir aptal gibi gördüm. Hayal kırıklıklarına uğradım, umutlarımı yitirdim.
Suriyeli bebek Aylan Kurdi vardı hani, minik cesedi Bodrum kıyılarına vurmuştu, kaç kişi hatırlıyor onu?
Hepimizin morali bozulsun, biraz insanlığımızdan utanalım diye yazdım bu iletiyi.
Ara ara paylaşıp başta kendim olmak üzere herkesin moralini bozacağım ama unutulmasına da izin vermeyeceğim.
Asla unutmadık. Onu ve nicesini. Dünyanın maalesef çivisi çıktı. Bugün, sırf siyasi görüşünden dolayı öldürülen bir kadın için, "iyi olmuş, acımadım" diyeni gördüm, artık ne diyeceğimi bilemiyorum.