Peki ya siz? Uzak ülkelere gittiğiniz zaman yanınızda taşıdığınız hayallerinize hâlâ sahip misiniz? Hayallerinizi koruma olanağınız oldu mu, yoksa bazıları öldü, bazıları da elinizden uçup gitti mi?
Hayattan korkuyorlardı; büyümekte oldukları, bundan sonrasında içinden geçmek zorunda kalacakları karanlık ve kasvetli bir orman gibi, tehditkâr bir karşılamayla karşılarına dikilmiş olan gelecekten korkuyorlardı.
… fakat dünyada sürekliliği olan hiçbir şey yoktur; bu nedenledir ki bir dakika önce duyulan sevinç, ikinci dakikada eskisi kadar coşkulu olmaz; üçüncü dakikada ise yavaşça sönerek ruhun sıradanlığına karışarak eriyip kaybolur …