Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gunsel

Gunsel
@Gnslug
Sıkı Okur
14 okur puanı
Aralık 2022 tarihinde katıldı
528 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Atatürk
AtatürkZafer Toprak
9/10 · 85 okunma
Reklam
111 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Meditasyonlar
MeditasyonlarRené Descartes
8.3/10 · 1.086 okunma
Tanrı asla yanıltıcı olmadığından hatalı görüşlere sahip olmama izin vermemiş, hatalarımı düzeltmemi sağlayacak yetilerle beni donatmıştır, dolayısıyla bu tür şeyleri de kesinlikle bilebilecek araçlarla donatılmış olduğumu söyleyebileceğimi düşünüyorum.
Sayfa 102Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hatalarımın 2 sebebi var: Özgür iradem ve bilgi eksikliği
Hataya yol açan bilgi yoksunluğu, özgür iradenin işte bu kötüye kullanımında saklıdır. Yoksunluk benden kaynaklandığı ölçüde eylemin içindedir, eyleme dahildir; ne Tanrı’nın bahşettiği güçte saklıdır, ne de Tanrı’ya bağlı bir eylemle ilgilidir.
Gerçi her ne kadar her şeyden kuşku duymayı sürdürüyor olsam da, kendi varlığımdan ve Tanrı’nın var oluşundan emin olmam kadar, Tanrı’nın sonsuz gücüne inanmam nedeniyle beni nasıl yaratıp, evrenin bir parçası haline getirdiyse aynı şekilde daha pek çok şey yaratmış olduğunu ya da en azından yaratabilecek güce sahip olduğunu yadsıyamam
Reklam
Kuşku duyduğum, yani kendimi eksikli ve bağımlı olarak gördüğümde, eksiksiz ve mükemmel bir varlık, yani Tanrı idesi tüm açıklığıyla zihnimde belirir; zihnimde böyle bir idenin varlığın sonucu olarak da hem kendi varoluşuma ulaşırım, hem de bu idem nedeniyle Tanrı’nın sonucuna varırım, dahası benim var oluşumun yaşamımın tümü boyunca onun var oluşuna bağlı olduğunu; onsuz insan zihninin hiçbir şeyi bu denli açık ve seçik kavrayamayacağını algılarım. O anda tek ve gerçek Tanrı’yı (bilim ve ermişliğin tüm hazinesi de zaten bu kavramda saklıdır) tefekkür ederek Evreni’nin tüm bilgilerine götürecek bir yol bulduğumu görürüm. Çünkü her şeyden önce Tanrı’nın beni aldatmayacağını; yalan, dolan ve aldatmanın bir tür eksiklik ve kusur olduğunu bilirim.Aldatabilme her ne kadar bir kurnazlık ya da güç işareti gibi görünse de, aldatmayı istemek hiç kuşku yok ki aslında zayıflığı ya da kötücül olmayı gösterir, bu da Tanrı’nın hasletleri arasında asla bulunmayacak bir şeydir.
Ben Tanrı’yı şu anda zaten çok üst düzeyde bir sonsuzluk olarak algılıyorum, yani sahip olduğu o yüce mükemmelliğe hiçbir şeyin eklenmesi gerekmiyor.
Sonsuz özde sonlu özden daha fazla gerçeklik olduğunu açıkça gördüğümden, bende sonlu idesinin sonsuzluk idesini bir şekilde öncelediğini; yani Tanrı’nın beni öncelediğini algılamaktayım. Öyle olmasa, içimde benden daha mükemmel bir varlık idesi olmasa, o varlıkla karşılaştırarak kendi doğamın hata ve eksikliklerini görüyor olmasam , kuşku duyduğumu ya da arzuladığımı yani bende bir şeylerin eksik olduğunu ve mükemmel olmadığımı bilebilmem nasıl mümkün olabilir?
Tanrı idesi.
Tanrı adıyla ben sonsuz, ezeli, değişmez, bağımsız, her şeyi bilen, her güce sahip, beni ve benim dışındaki her şeyi yaratmış olan bir özü arıyorum. Bu özellikler o kadar büyük ve yüce özellikler ki bu nitelikleri incelemek için gösterdiğim özen ve dikkatin artması oranında, bu nitelikler ilişkin idenin salt benden kaynaklanabilecek olmasına olan inancım azalıyor. Dolayısıyla, daha önce söylemiş olduğum her şeyden Tanrı’nın var olduğu yargısına ulaşmak zorunluluğu doğuyor, zira bir öz idesine sahip olmama ve buna bağlı olarak benimde bir öz olmama karşın, sonlu bir varlık olarak gerçekten sonsuz bir öz tarafından bana verilmedikçe, sonsuz bir öz idesine sahip olamam.
Düşünen bir şey olduğum kesin; kesin olmasına kesin de, bu durumda bir şeyi kesin olarak bilmemi sağlayan şeyin ne olduğunu da biliyor olmam gerekmez mi?
Reklam
İyi de, öyleyse ben neyim? Düşünen bir şey. Peki düşünen bir şey nedir?
Kimim ben ?
Ruha ait olduğunu söylediğim şeylerden bir diğeri de düşünmektir ve işte burada düşünmenin de sahip olduğum bir özellik olduğunu bulurum. Sadece o benden ayrılamaz. Benim, varım: bu kesin, ama ne kadar süre için? Ancak düşündüğüm sürece; zira ola ki düşünmeye son verseydim, aynı zamanda olmaya ya da var olmaya da son verirdim. Şimdi ille de doğru olmayan hiçbir şeyi kabul etmiyorum: Öyleyse ben, kesin olarak söylersek, sadece düşünen bir şeyim; yani bir zihn’im (esprit), bir anlığım/ müdrikeyim (entendement) ya da akılım/ anlıkım (raison); ama bunlar önceden bana yabancı olan terimler. Oysa ben gerçek ve gerçekten var olan bir şeyim, iyi de nasıl bir şey? Söylediğim gibi, düşünen bir şeyim.
Eğer kendimi bir şeye inandırmışsam ya da sadece herhangi bir şeyi düşünmüşsem, kuşkusuz vardım. Ama bir de, tüm hünerini beni hep kandırmak için kullanan çok güçlü ve çok kurnaz, ne idiği belirsiz bir aldatıcı var. Eğer beni aldatıyorsa, öyleyse var olduğuma hiç kuşku yok; istediği kadar aldatsın beni, ben bir şey olduğumu düşündüğüm sürece, bir şey olmamamı asla sağlayamayacaktır.
Hakikatin bilgisine ulaşmak kolay değil.
Bu nedenle, inandığım şeyler arasına hiçbir yanlışlığın girmemesi için büyük bir özen göstereceğim ve zihnimi de o büyük aldatıcının her türlü hilesine karşı öyle iyi hazırlayacağım ki, ne kadar güçlü ve hileci olursa olsun, bana asla herhangi bir şeyi zorla dayatamayacak.
93 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.