Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A Göksu

A Göksu
@Goksuhoca·Bir kitabı okumaya başladı
Tarihi Hoşça Kal Lokantası
Tarihi Hoşça Kal LokantasıŞermin Yaşar
8.3/10 · 5,4bin okunma
Reklam
196 syf.
7/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Gelirken Ekmek Al
Gelirken Ekmek AlŞermin Yaşar
8.5/10 · 6,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ayakkabı vurduğunda ayağının arkasında bir yara açılır, çorap giydiğinde o yara çoraba yapışır, çorabı çıkarttığında kabuk kopar ve tekrar kanar. İyileşmesi zaman alır. Ayakkabıyı çorapsız giyemezsin, çorapla giysen yine yapışır. Aile yaraları biraz böyledir. Yürümekten vazgeçemezsin ve attığın her adımda canını acıtmaya devam eder. Biz kırk yılımızı o yarayla geçirmiştik, şimdi sanki o kabuğun kuruduğunu hisse diyorduk, hâlâ duruyordu ama yapışmıyordu.
Sayfa 136Kitabı okudu
Annemin elini en son ne zaman tuttuğumu hatırlamıyordum. Ne tuhaf, çocukken bırakmaktan ölesiye korktuğun eli, büyüdüğünde tutunca garipsiyordun, insan büyüdükçe elini çekiyordu annesinden.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
İnsan kendi huzuruna sahip çıkabilmek için başkasının huzursuzluğundan beslenebiliyordu demek.
Sayfa 121Kitabı okudu
İnsan sevdiğinden duyduğu sözlere ilahi anlamlar yüklüyor bazen. Ağzmdan çıkan her sözü koşulsuz doğru kabul ediyorsun.
Herkes sana suçlu olduğunu söylediğinde, sen kendi masumiyetine çok fazla direnemezsin. Günün birinde o çiviyi oradan çıkartsan da duvarda suçlanmış olmanın deliği kalır.
Kadere saygımız, tekrara göre değişiyor. Başımıza bir iş geldiğinde, bunu aksilik olarak kabul edebiliyor ve sineye çekiyoruz; bu aksilik ikinci kez geldiğinde, geldi mi üst üste gelir diyoruz, üçüncüsü tekrar ettiğinde her şey de senin başma geliyor diyerek rahatlıkla kanaat bildiriyoruz, sonraki tekrarlardaysa başma bu kadar çok şey geliyorsa, demek ki tüm bunları hak ediyor diyoruz. O bütün masumiyetiyle yaşamaya devam et se bile...
Hiç gülümseyen yoktu. Gülüyor gibi yapıyorlardı.
Sayfa 163Kitabı okudu
Reklam
Benim bildiğim bayramların hepsi hanımlarla beyleredir?
Sayfa 146Kitabı okudu
392 syf.
4/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Mutluluk ve Livaneli
Livaneli'nin Mutluluk romanı ilk bakışta bir kadın, bir aydın ve halktan birinin romanı gibi görünüyor. Fakat inceden inceye terör seviciliği yapıyor gibime geliyor. İdeolojik bir pencereden baktığını asker, din adamları, teröristler ile ilgili bölümlerde kullandığı ve bilinçli seçtiği sözcüklerin arka planında hissediyorsunuz. Dolayısıyla okura verdiği subliminal mesajlarla kendi mutluluğunu yakalamış oluyor Livaneli.
Mutluluk
MutlulukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202036,2bin okunma
Uluslar düşünmezler, yalnızca hissederler. Hislerini beyinleri ile değil, mizaçları yoluyla ikinci elden edinirler. Bir ulus, tasarlanabilecek herhangi bir hükümet veya din türüne -tartışma yoluyla değil, koşulların zorlamasıyla- rıza gösterecek hale getirilebilir; zaman içinde, gerekli koşullara kendisini uyduracaktır; daha sonra, bu koşulları yeğleyecek ve onlar için şiddetle kavga edecektir... ...her ulus kendisinin tek gerçek dine ve akli dengesi yerinde olan yegane hükümete sahip olduğunu biliyor. Her biri geri kalanların hepsini hakir görüyor, her biri birer ahmak ve bundan şüphelenmiyor, her biri hayali üstünlüğünden gurur duyuyor, her biri kendisinin Tanrı'nın gözdesi olduğundan tamamen emin, her biri şüphe duymaz bir özgüvenle Tanrı'yı savaş zamanında idareyi eline almaya çağırıyor, Tanrı düşmanın tarafına geçtiğinde her biri şaşırıyor ama alışkanlık gereği bunu affedip övgülerine devam edebiliyor-tek kelimeyle, tüm insan ırkı halinden memnun, her zaman memnun, inatla memnun, yıkılmazcasına memnun, mutlu, minnettar, gururlu; dini ne olursa olsun veya efendisi ister kaplan ister ev kedisi olsun.
Sayfa 135Kitabı okudu
247 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.