Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatice Ceyhan

Sevmek bu muydu? İnsanı sanki bir mengenenin içinde sıkıp sıkıp da birisinin ayaklarının altına hurdahaş, can çekişir halde atmak isteyen bu öldürücü şey, sevmek bu muydu?
Reklam
Kemalist, hem de sapına kadar Kemalist olduğumu açık seçik söylemek isterim. Mustafa Kemal benimle dans etti, on bir yaşında bir çocuğa insan muamelesi yaptığı için değil; eğer Mustafa Kemal olmasaydı, ben "ben" olamayacağım için Kemalistim. Eğitim görmüş, seksenini geçmiş bir kadının bu memlekette Kemalizme inanmaması tamamiyle anormal olurdu. O sırada küçüktüm ama, tramvaylarda erkeklerin oturdukları bölümü kadınların oturdukları bölümden ayıran perdeyi çok iyi anımsıyorum. Mustafa Kemal, o perdeyi de, kadınları toplum yaşamından dışlayan karanlık köşelere kapatan bütün perdeleri de yırttı o güzel elleriyle. Kadınların her açıdan erkeklerle eşit olduklarını savundu. İşte bu yüzdendir ki, Cumhuriyet ilan edildiğinde yedi sekiz yaşında olan onun yaptığı devrimleri kendi gözleriyle gören bir kadının Mustafa Kemal'den yana olmamasının yolu yoktur.
Sayfa 158Kitabı okudu
Biz Türklerin başlıca kusuru doğuştan hüzünlü olmamızdır.
Sayfa 154Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
...Bu kıskançlıktı. Aşkın öbür çehresi olan kıskançlık. Bütün hazların ve saadetlerin, bizi mesut eden tebessümlerin, ahitlerin, ümitlerin tekrar gerisin geriye dönüp, keskin bıçaklar, çok sivri neşterler halinde içimize saplandığı kıskançlık.
Sayfa 329Kitabı okudu
Mümtaz bu kainatın kanlı bıçaklı devrinde tek bir aşka ve Fransızlardan bize geçen tabiriyle "küçük bir kadın" vücudunun güzelliğinde kendisini hapsetmekten müteessir olmuyor, kendi iç aleminin bu aşkla taş taş kurulmasını seyrediyordu.
Sayfa 221Kitabı okudu
Reklam
Bazı şeyler hiç söylenmez. Yine de öyle olduğunu en baştan beri bilirsiniz.
Kendinden kaçmak istiyordu. Bir şey düşünmek, bir şeye karar vermek, konuşmak zorunda kalmak istemiyordu. Ağzından çıkacak sözcüklerin, içindeki acıyı haykırmasından korkuyordu.
Sayfa 105Kitabı okudu
Birini sevmek onunla mutlu olmak neden bu kadar imkansız? Kendini dünyanın geri kalanından ayrı bir yere koyup birbirini seven iki insanın bir arada durabilmesi, neden bu iki insan dışındaki her şeye bağlı?
Dünyada her güzel şey, renkli balonlar gibi neşeyle oradan oraya salınırken hayatın hayatın dikenlerinden birine değip yok olmak zorunda mı?
Sayfa 186Kitabı okudu
Ömrümde hiçbir kadına o andaki gibi nefretle bakmamıştım. Onu üç beş saniye, korkunç bir nefretle; aşka, çılgınca bir aşka kıl kalan bir nefretle süzdüm.
Sayfa 148Kitabı okudu
Reklam
Rüya ya da gerçek, gördüğüm her güzel şeyi seninle paylaşmayınca eksik kalıyorum.
sarı elmalar
..”baba” diyeceğim, “şu duvarları boyatsak. Başka renge.” İçimden “aile” diye geçireceğim, “ mühim falan değil. Sosyologlar yanılıyor. Mühim olan annedir, o kadar.”
Sayfa 149Kitabı okudu
Bazen göz göze geliyorsun ya biriyle. Anlıyorsun, anlıyor. İkiniz de biliyorsunuz bunu. Tek kelime etmiyor, susuyorsunuz yalnız.
Hayat işte. Evde hayal kuruyor, sonra sokağa çıkıyor ve hepsini tek tek gömüyorsun bir yerlere. Hayatın aklındakiyle alakası yok.
Savaş ve şiddet, katlana katlana çoğalan bir kısır döngüdür.
Sayfa 371Kitabı okudu
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.