Cihan KARAKUŞ

Cihan KARAKUŞ
@Mr_civilization
Sabitlenmiş gönderi
Kendi dörtlüklerimden..
"Yapacak bir şey yok" cümlesi kadar çaresiz, Gelip geçer bedenimle, ebedi suçlar tanrısıyım. Hayırda ve şerde günahların alacağı abdesti, Çocuk kızını satan babanın ettiği hayır duasıyım.
Reklam
Pişman olmak istemiyordu. Çünkü şimdiye kadar hiç pişman olmamıştı. Pişman olmanın ağızda nasıl bir tat bıraktığını bilmiyordu, ama acı olduğundan emindi. Oysa zargana her sabah uyandığına pişman oluyor ve ölümsüzlüğün sırrının bir an önce bulunmasını, böylece kendini binlerce kez öldürebilmenin zevkini yaşamayı istiyordu.
Sayfa 48
İnsanların içlerine yüz hatlarına göre karakterler yerleştiriyordu düşünmeye başladığından beri. Hollywood yönetmenleri gibi ruhların yüzlere yansıdığını düşünüyordu. Onun için, yüzüne asla belirleyici bir ifade takmamak için çabalıyor, ruhunun okunmasından, aklından geçenlerin anlaşılmasından korkuyordu. Eğer zihnindekiler de bilinirse geriye ne kalırdı?
Sayfa 33

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Cahil ile anarşist arasındaki fark tüy kadardır. O aradaki tüyün üzerinde durur bütün okunan kitaplar."
Sayfa 17
Kadın kibirli bakışlarla onu izledi. Irene'nin titremesine neden olan korkusu ve gözle görülür çaresizliği kadına iyi gelmiş olmalıydı ki şimdi özgüvenle ve alaycı bir memnuniyetle kurbanını süzüyordu. Sesi de bayağılığın memnuniyetiyle yükseldi, neredeyse yayıldı.
Sayfa 10
Reklam
Dindar değilim, önseziye, altıncı hisse falan hemen hiç inanmam; yine de belki herkeste olduğu gibi benim hayatımda da açıklaması hayli güç birkaç olay olmuştur.
Eserlerimi tasarlayıp, nasıl kaleme alacağım konusunda hayaller kurmak, oturup onları yazmaya başlamaktan daha çok hoşuma gidiyordu, ama tembellikten değildi bu doğrusu. Nedendi acaba?
Ezilenler
EzilenlerFyodor Dostoyevski
8.6/10 · 18,7bin okunma
Her ne kadar fazla nezaket ve liyakat olursa olsun, hastanede gerçekleşen her ölümün zalim ve sefil bir detayı olacaktır; bu detay insanların, tanımadıkları kişilerin arasında her gün canlarından oldukları bir yerde yaşayan telaşın, izdihamın ve duygusuzluğun neden olduğu bu detay geride belki bahsetmeye bile değmeyecek kadar küçük fakat acı dolu anılar bırakacaktır.
Cihan KARAKUŞ

Cihan KARAKUŞ

, bir kitabı okumaya başladı
Fakirler Nasıl Ölür?
Fakirler Nasıl Ölür?George Orwell
7.3/10 · 542 okunma
Reklam
İlkel halkların cinsel yaşamlarındaki çok az detay, bizim duygularımıza, bekârete, kadının el değmemiş olmasına verdikleri değer kadar yabancıdır.
Sayfa 5
Burada devrim olmaz, çünkü tüm yoksullar sıradaki zenginin kendileri olacağını düşünüyorlar.
John stainbeck
John stainbeck
Ama bireysellik kötü bir nitelikteyse, tüm hazlar, safra bulaşmış bir damağın tattığı kaliteli şaraplar gibidirler.
Sayfa 13
İç dünyalarının boş oluşu, bilinçlerinin yavanlığı, zihinlerinin yoksunluğu onları dostluklar kurmaya yöneltir, ama yine kendi gibi olanlarla; çünkü davul bile dengi dengine.
Sayfa 10
Beş bin yıldır Kadın; Kölenin kölesi. Ücretli kölenin evdeki hizmetçisi. Köylünün Namusu. Küçük Burjuva Aydınının içki sofrasında mezesi ve ilişki albümünde yeteneğinin övüncesi. Kapitalist pazarın Cinsel metası. Dindarın kapatması. Tanrının Şeytanı. Erkek Avcıların Gülü, Sözde Aşk Meleği. Oysa o, insanı "Rahminde" varedip, yaratanı ! Emzireni, Emeği ile büyüteni, yani insan toplumunun sahibi.
Türkler tartışmayı bile küfür sayarlar ve her insanın kişisel yargısını öylesine çok önyargıların boyunduruğu altına alırlar ki zihinde akl-ı selime hiç yer bırakmazlar, küçücük bir kuşkuyu dile getirmek için bile olsa. Monarşik yönetimin en büyük sırrı ve tüm çıkarı, insanları aldatmakta ve onları dizginlemesi gereken korkuya din maskesi takmakta yatar. Türkler böylece sanki kurtuluşları için savaşıyormuşcasına köleleşmek için savaşırlar. Tek bir adam büyüklenebilsin diye kanlarını ve canlarını vermeyi bir utanç değil en büyük onur sayarlar. (Spinoza, “Teolojik-Politik İnceleme”, ilk basım yılı: 1670)
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.