Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Muhammed Ali

bil ki, bizler mevsimlik çiçekler gibi sevmeyiz. — rainer maria rilke
Reklam
400 syf.
·
Puan vermedi
Özgürlük: Yeni Bir Bakış
Özgürlük: Yeni Bir BakışKolektif
0/10 · 1 okunma
Özgürlük değerli bir hazine gibi korunur. Herkes farklı sebeplerle özgür olmayı ister. Bu sebepler çoğu zaman birbirine uymaz. Aslında özgürlük çoğumuz için kişisel olarak gelişmek, kendini kabul etmek, daha iyi tanımak ya da hayatına bir anlam katmak için bir araçtır. Bazıları için özgürlük herkes tarafından paylaşılıyorsa değerlidir. Özgürlük dünyaya ve bütün insanlığa yararlı olmalıdır. Buna karşın, bazıları için özgürlüğün hiçbir anlamı yoktur, çünkü onlara göre insan hiçbir zaman kaderini yönlendiremez. Peki tıpkı hayat gibi, özgürlüğün de olduğu gibi kabul edilmesi ve yaşanması gerekmez mi? Bu soruları sordum, çünkü böylece, özgürlüğün bütün acılara çare olmadığını kabullenebilirsin. Büyük fikirlerin yaşamaları için insanların yararına old gunu anlayabilirsin, özgürlüğün her zaman en önemli şey olmad gının farkına varabilirsin, başkalarını beklemeden harekete geçmeyi öğrenebilirsin (ss. 88-89).
Sayfa 320Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Enformasyon toplumunun özünü enformasyonun bizatihi kendisi oluşturduğu için önüne herhangi bir engelin çıkmaması, zaman ve mekan sorunlarının aşılması zorunlurluk arz etmektedir. Bell'e göre enformasyon toplumunda, enformasyonun işlenmesi ile iletilmesi arasındaki mesafe her geçen gün daralmaktadır. İletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler, zamanın ve mekanın sınırlı bir unsur olmaktan çıkmasına imkan sağlamaktadır (Beli, 1980, s. 513). Bunun en iyi örneklerinden birini fiziki nesnenin tüketimi ile enformasyonun tüketim süreci arasındaki belirli farklılıklar oluşturmaktadır. Maddi bir ürünü tüketmek için o ürünün üretilmesi, taşınması ve son olarak tüketiciye ulaştırılması gerekirken, enformasyonun tüketiminde, üretim ve tüketim arasındaki zamansal fark neredeyse sıfırlanmakta ve enformasyon kullanıcıya doğrudan sunulmaktadır.
Sayfa 257 - Eyüp AlKitabı okudu
İnternetin ve iletişim teknolojilerinin sağladığı imkanlar neticesinde farklı iletişim kanallarının açığa çıkması, coğrafi sınırların ortadan kalkmasına ve insanların çok daha yoğun biçimde birbirleriyle iletişim kurmalarına zemin oluşturmaktadır (Virilio, 2005). İnternetin sunduğu yeni imkanlar ile artık herkes farklı biçimlerde enformasyona ulaşabilmektedir. McLuhan'ın ifade ettiği küresel köy düşüncesi de internet ve iletişim teknolojileri sayesinde ciddi bir karşılık bulabilmektedir. Küresel köy düşüncesi, bireylerin ve toplumların yeryüzünde birbirine daha fazla yakınlaşmasına ve her türlü medyatik içeriğin paylaşımındaki artışa karşılık gelmektedir. Dolayısıyla iletişim teknolojilerinin küresel kültüre ve insanlığa katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Sayfa 250 - Eyüp AlKitabı okudu
Reklam
Hegel, olayların bir ritmi olduğunu, yeniliklerin sonuçlar yansıttığını ve ilerlemelerin karşıtını kışkırttığını ifade eder. Hegel'in işaret ettiği gerçeklik, teknolojilerin insana güç verdiği gibi insanı zayıf da kılması gerçekliğini doğur. muştur. İnsan icatlarıyla hem heyecanlanan hem de bunalan bir varlık, kullandığı ve ürettiği araçlar onun hem özgürlüğünü artırır hem de yok eder. Teknolojinin insanın özgürlüğünü ilerleteceği zannedilmiştir oysa teknoloji özgürlüğü ve mutluluğu artırmaktan daha çok yalnızlaşmayı ve yoksulluğu meydana getirmiştir. Teknolojik araçlar tarafından uyuşturulan insan özerkliği, kurumsal buyruk altında ezilmektedir. Özerkliği artıracağı iddia edilen teknolojiyle özgürlük yitirilmiş ve bu yitirilmiş özgürlüğü geri vermeyi vaat eden otoritelerin yalanlarına karşı giderek daha duyarlı hale gelinmiştir (Frodeman, 2019, ss. 5, 11-12)).
Sayfa 232 - Ahmet DağKitabı okudu
Muhammed Ali
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Taht ve İktidar
Taht ve İktidarDan Jones
0/10 · 0 okunma
Orada Kimse Var Mı? ilimcephesi.com/orada-kimse-var... Özkan Gözel -Kim Bulmuş Ki Yerini,syf:19-26
Bedenin Rüyası ilimcephesi.com/bedenin-ruyasi/amp Özkan Gözel -Kim Bulmuş Ki Yerini,syf:95-97
Hakiki sanat, varlığın görünüşüyle değil kendisiyle ilgilidir, Sanatın yüceliği, ruhun hakiki ihtiyaçlarını içerik ve biçim vasıtasıyla şuura sunmasından kaynaklanır. Demek ki sanatın asıl mahiyeti, görünenin ötesine geçişinde ortaya çıkar. Günümüzde artık sanat eserleri ruhumuzun yüksek ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak. Bu yüzden onları tapınırcasına yüceltmenin bir anlamı yok. Günümüzde sanat kendi çıkarlarımızı, politik kaygılarımızı ve basit günlük ihtiyaçlarımız çerçevesinde kurguladığımız refleksif düşüncelerimizi tatmin etmenin ötesine geçemiyor.
Sayfa 136 - Ridvan ŞentürkKitabı okudu
Reklam
Platon'un Timaios'ta şöyle bir dokunup geçtiği bir noktayı hatırlayalım: Bütün göğü ve evreni ele alalım; ona daha uygun bir ad verebilirsek verelim. Onun için de başlangıçta her şey için sorulması gerekeni soralım. Acaba ezelden beri var mıydı, bir başlangıcı olmadı mı, yoksa doğmuş, bir başlangıcı olmuş mudur? Doğmuştur, çünkü gözle görülür, elle tutulur haldedir, bir de teni vardır. Bu gibi şeyler duygundur; duyumla beraber kainatın tasarladığı duygun şeyler de gördük ki, oluşa, doğuma mahkumdur. Öte yandan doğan her şeyin mutlaka bir neden yüzünden doğduğunu söylemiştik. Bu evreni yaratana gelince, onu bilmek zordur. Bildikten sonra herkese tanıtmak ise imkansızdır. (28b-c)
Sayfa 113Kitabı okudu
Fertlerin özgürleşmesi, toplumun özgürleşmesi ile toplumun özgürleşmesi de, sistemin bunu sağlayacak çevreyi ve çerçeveyi teşkil etmesine bağlıdır. Bunu mümkün kılan fertlerin, toplumun ve sistemin, her birisinin kendi varoluş kipine muvafık bir şekilde Nebi ile irtibatını muhafaza etmesidir.
Sayfa 64 - Tahsin GörgünKitabı okudu
37bin öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.