Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Naciye Uçar

Naciye Uçar
@Nucarus
Ankara
123 okur puanı
Eylül 2021 tarihinde katıldı
Postmodern Yeni Müzebilim
"Postmodern yeni müzebilim" toplumsal cinsiyete, sömürgeciliğe, cinselliğe, etnisiteye ya da sınıfa, sorgulama ve değişim yaratma isteği ile hareket eden müzebilim yaklaşımlarını kapsar; yeni ve farklı yorum yaklaşımları kullanır ve yeni izleyicilere ulaşmaya çalışır. Bu, müzeleri daha az seçkinci yapma girişimidir ve müze etkinliklerinde mizahın, sinizmin, iğnelemenin, kışkırtmanın kullanılmasını teşvik eder. Nesneye verilen önemin derece derece azaltılmasını temsil eder. Müzenin disiplinlerarası olmasını; halka, topluma ve eleştiriye açılmasını savunur.
Reklam
Yerel toplulukların -benlik saygısı, kimlik, ait olma, gelişim konularıyla bağlantılı- bu tür gereksinmelerini algılamak "bütünleşmiş müze" kavramını ortaya çıkardı. Bütünleşmiş müze, müzenin toplumla ve çevreyle, aynı zamanda yerel halka hizmet eden diğer örgütlerle bütünleşmiş olmasını dile getirir.
Müzecilik Etik Kodlar
Müze koleksiyonları tartışmalı olabilir; kamuoyu müzelerin kutsal kabile nesnelerine, insan kalıntılarına, eski sanatlara sahip olmasını sorgulayabilir. Birleşik Devletler'de bu eleştiri 1990'da "Kuzey Amerika Mezarları Koruma ve Vatanına İade Etme Yasası"nın çıkmasıyla sona ermiştir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Nagazaki Atom Bombası Müzesi
Bu müze, savaş sırasındaki Japon hükümetinin emperyalist heveslerini kesin bir biçimde sorgulamakta ve Japon ordusunun Mançurya'daki ve başka yerlerdeki vahşetini ortaya koymaktadır.
.. Kısacası, çağımızda artık kinini kusmak için, öcünü almak için, sınırlı bir davaya hizmet etmek için müze kurulmaz, kurulmamalıdır. Atom bombasının yıkımına uğramış bir kentte müze uzmanı olsaydınız, bombayı atanlara düşmanlığınızı gösteren bir müze mi kurmak isterdiniz; yoksa geçmişin acılarını anlamakla birlikte dünyanın geleceğinin barış içinde olmasını savunan bir müze mi tasarlardınız ? İşte "barış müzesi" kavramı bu ikinci yaklaşımdan doğmaktadır.
Reklam
Türkiye'de mizaçlar ve inançlar nedir ? Söylemek imkansız. Bazen tanıştığım Türklerin tıpkı Buenos Aires'ten bildiğim insanlar gibi davrandıklarını görüyorum: sözde kadın haklarını desteklemelerine rağmen, inatla ataerkil, yemeğe düşkün ve bu konuda cömert, aile bağlarına kaygıyla tutunan ama daima onlardan şikayet de eden, polise güvenmeyen ve askeriye konusunda temkinli, kalben ve zihnen kimsenin tam olarak tanımlayamayacağı bir kimliğe sahip olduğuna kani.
Ve Kale'nin altındaki mahallede bir başka Ankara uzanıyor. Hala cazibesi olan eski püskü evler, çıkıntı yapan balkonlarıyla konaklar, dünyaya kapanmış görünen, panjurları indirilmiş meskenler. Çatıların bazılarında, temizlendikten sonra havalansın diye halılar asılmış; kimi pencerelerden kurumaya bırakılmış kırmızıbiber demetleri sarkıyor.
Ankara
Şehirler mecazi kimlikler edinirler: Oyunbaz ve çocuk gibi olan şehirler vardır (Sidney, Salzburg, San Fransizco), bir babalık (Hamburg, Torino, Mdrid) ya da annelik hissi yaratanlar (Venedik, Lima,Krakow).. Kimileri ise hiçbir aşina imaj uyandırmaz (Taipei, Los Angeles, Tokyo). Ankara baba gibi bir şehirdir, ama belli bir otoriter mesafe koyar.
Adam haklı..
O vakit ben de diyorum ki tek gerçek namusluluk vardır, o da namussuzluğu aşikare yapmaktır.
Evet, büyük ablama, sonra onun kızına, daha sonra kendi eşime -ki kendileri üç metrelik dokumaya namussuzca kendilerini satıyorlardı- avuçlarca altına nasıl namusluca kendilerini satabileceklerini gösterdim. Bugün onlar variyetli, ben de öyleyim.
Reklam
Tanrım, cana yakınlıktan ne yalanlar söylenebiliyor ! O vakit sevdadan ne hikayeler anlatılamaz ki ?
Eğer insan yüreği başkalarının yaşadığı kötülükler karşısında o denli sertse her şey zayi demektir.
Senden keder içinde değil, geri dönüşün olmadığını bildiğim bir zamanda hayatıma kattığın sevincin minneti ile ayrılmak istiyorum.
Sayfa 333Kitabı okudu
Öyle incitmiştim ki onu benimle konuşmaya bile katlanamıyordu, bu düşünce karşısında dehşete kapıldım. Her zamanki gibi koruyucu kırgınlığımı yardıma çağırdım.
Sayfa 282Kitabı okudu
Üzüntü ve kıskançlık içini kemiriyordu ve kederini beslemek, kadını terk etme kararlılığını sağlamlaştırabilmek için onu bir erkekle görmesi gerekiyordu.
Sayfa 241Kitabı okudu
362 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.