Sıradan yaşamak âşıklara abes gelir. Veliler, aşktan korkan insanlarca ilk bakışta deli olarak algılanır. Veli, deli-çılgın algılanmayı önemsemez. Çer çöpü dert etmez. Oysa öyle derin dertler, karanlık girdaplar aştık ki bilmezler.
"Aşk kitapta olsa ne olurdu. Aşkı kitaplardan öğrenemezsin, satırlara sığmayacak kadar bal kahrıdır o, gel anlatayım sana aşkı. Önce yak kitapları. Aşkı âşıklarda arama. Aşk, aşığın aynası değildir, bu nedenle körler çarşısında ayna satılmaz. Aşk kelime değil ki deftere kaydedesin, aşk paragrafları talan eder. Aşkın kitaba sığınmayışı bundandır. Kitap yorum işidir, aşk yorumlarda yormaz yolunu. Aşkın kendisi başlı başına ucu bucağı gözükmeyen yoldur. Yola girenin geri dönüş hakkı yoktur. Yolun çukurundan, çamurundan şikâyet etme. Aşk çamuru nurlaştırandır. Unutma! Sen ruh denen nurun ile çamur denen bedenle buluşmasından doğdun..."