Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Ali UZUN
Ali UZUN
@Okuyucu2727
38 okur puanı
Ekim 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Fena Değil
Kitap fena değil ama Nobel ödülü alacak kadar başarılı olduğunu sanmıyorum....Bir kere dili çok karmaşık. Çevirmedenmidir nedir anlamadım ama bana dili çok ağır geldi.
Abdülhamid
Abdülhamid hakkında bence son derece tarafsız bir eser.Kimileri gibi ne sütten çıkmış ak kaşık misali yüceltmiş kimileri gibi nede yerin dibine sokmuş. Ki yaşadığı zaman itibariyle Tahsin Paşa dürüstlüğü ve kişiliği ile bilinen bir zat imiş.
Kişisel gelişim perdesi altında ateizm propagandası yaptığına inandığım kitabı 90.sayfada yarıda bıraktım. Okumaya değer bir kitap olduğunu düşünmüyorum. Topluma faydası olan ateistleri örnek verip topluma zararı olan dindarları örnek verip ateizm iyidir algısı yaratıyor. Ozaman bir başkası da çıkar topluma zararı olan ateisti ve topluma yararı olan bir dindarı örnek verir dindar propagandası yapar.Bir katil bir hırsız veya bir tecavüzcü kendini dindar olarak tanımlıyor ise dindarlar hırsız katil tecavüzcü mü oluyor ?
Okur Takip Önerileri
İslâmî ve ahlakî açıdan çok güzel bir kitap.Yazarın daha öncede okuduğum kitabı 4.Murat han kitabı gibi bu kitabında Osmanlı tarihi ile yada Sultan 1.Çelebi Mehmet Han'ın hayati veya biyografisi ile hiç bir alakası yok.Bu kitabı bu maksatla okumak isteyenin alabileceği ders sıfıra yakın. Ama ilmi,islâmî veya güzel ahlak konusunda istifade etmek isteyenler faydalanabilir. Yazar bu konularda neden Osmanlı padişahlarını alet etmiş anlamadım. Bazen öyle konulara girmiski kitabın adıyla uzaktan yakından alakası yok.Yazar kendisi dahi önsözde kitaplarının vaaz vermekle eleştirildigine değinmiş....Eleştirilerin pekte haksız olduğunu söyleyemeyeceğim...Bu yazarın okuduğum ikinci kitabıydı ve son kitabı oldu.Bir daha okuyacağımı sanmıyorum....Üstelik 55. sayfada öyle bir durum varki ben içinden çıkamadım.Ankara savaşı öncesinden Yıldırım Beyazıt Han'ın Timur a gönderdiği elçi Şerif Hüseyin Hoca Timur'a nahsihat ederken "Ebüssuud Efendi" sözünden alıntı yapıyor. Bahse konu Ebüssuud Efendi ile kimi kastediyor anlamadım. Zira Ankara Savaşı 1402 yılında yapılıyor. Ama Kanuni Sultan Süleyman zamanında şeyhülislâm lık yapan Ebüssuud Efendi kast edildiyse onun doğum tarihi 1490 ....Bilen biri yada yazar açıklama yaparsa sevinirim...Eğer düşündüğüm gibiyse çok büyük bir hata....
Kitap içeriğinde ayetlerin hadislerin ve islâmî menkıbelerin bulunduğu çok değerli bilgiler içeriyor. İslâmî yönden ders alınacak altı çizilerek not alınacak bir çok kısım mevcut.Fakat kitabın ismi olan Sultan 4. Murat Han'la ilgili bilgiler 248 sayfalık kitapta 10 sayfayı ya doldurur ya doldurmaz.Kaldiki bu bilgiler iyi eğitim almış bir lise öğrencisi veya sıkı bir dizi izleyicisi tarafından bilinen bilgiler.İnsan kitabı eline alınca Osmalı tarihine iz bırakan bu padişah hakkında farklı bilgiler öğrenmeyi umuyor.Bir okuyucu olarak tarih roman dini kitaplar vb.her türlü kitap okuyan biriyim.Fakat islâmî menkıbeleri ayet ve hadisleri tarih kitabı üzerinden hikayelestirip anlatılması açıkçası pek hoşuma gitmedi.Dini kitapların yeri ayrı tarih kitaplarının yeri ayrı.Ayrica kitap sonunda yer alan sözlükte anlamını bildiğim bir çok kelimenin açıklamasına yer verilmişken kitap içerisinde anlamı bilinmeyen birçok kelime bu sözlükte yer almamış...
62 ayrı bölümden oluşan ve her bölümün birbirinden kopuk bir hikâyeymiş gibi girişi okuyucuyu heyecanlandırmak yerine sıkıyor. Her bölümde romana yeniden başlıyormuşşun gibi geliyor. Her bölüm bir birinden okadar kopukki konuyu 3-4 bölüm sonra ancak anlayabiliyorsun.Tipik bir Amerikan filminde senaryo geçişleri gibi. Kitabın sonu da dahil olmak üzere vasattı maalesef...
Fazla betimleme bulunmayan sade, düz hikaye tarzında bir kitap.Olaylarin derinlemesine girilmeden detaylar anlatilmadan özet halinde yazılmış hissi uyandırdı bende...Hikayesi ise okadarda etkileyici gelmedi...
Hayatım boyunca yarım bıraktığım tek kitap.Konusu ve içeriği bakımından benim için muhteşem olan bu kitabı 96. sayfada yarıda bırakmak zorunda kaldım ...Yazarın önsözde belirttiği "sadeleştirme yerine ilmi kaygılar düşünülerek günümüz harflerine aktarılma yoluna gidilmiştir"ifadesi neden bıraktığının bir özeti gibi adeta.Yazarin nasıl bir ilmi kaygısı var açıkçası bunu anlayamadım. Fakat şunu açık olarak belirtmek isterim ki ileri düzeyde "Osmanlıca "bilmeyen birinin bu kitaptan ilim konusunda faydalanmayı bırakın 438 sayfada üç beş cümle anlaması dahi mucize.Yani Osmanlicayi latin harflerine çevirmekle anlaşılır hale gelmiyor maalesef.Özetlemek gerekirse 3-4 satırlık bir cümle okuyorum,cümle içerisin de anladigim bir yada iki kelime varki bunlar cümlenin tamamını anlamama yetmiyor.Kaldiki bazı cümlelerde anladığım tek kelime dahi yok...
Ayrıca kitabın uygulamada sadece üç kişi tarafından okunmuş olması sanırım beni haklı çıkarıyor. Eğer kitap günümüz Türkçesine uygun ve kaliteli bir şekilde çevrilirse daha çok kişi okuyup istifade edebilir diye düşünüyorum.
Daha çok yazar şiir ve roman tahlilinden ziyade kitap içerisinde bahse konu şiir ve romanlardan çok fazla alıntı yapılmış. Ayrıca tahlili yaparken çok zor bir dil kullanmış ve cümle içerisinde kelime oyunları yapılmış. Buda kitabı sıkıcı hale getiriyor.Bir yazarın veya bir kitabın tahlili yapılırken daha sade ve anlaşılır bir dil kullanılmalı diye düşünüyorum. Sonuç olara kitabın arka kapağında kitap tanıtım yazıcısının son cümlesinde "okurda sonsuz bir edebi zevk ve okuma heyecanı uyandırıyor "diye bitirmiş ama nedense beni tam tersi yönde etkiledi....
Hikaye genel itibarı ile sıkıcı geldi ama sona doğru baya etkileyiciydi. Sabahattin Ali nin kitapları telif hakkı olmadığından mıdır yada mirasçısı mı yok bilmiyorum ama kitaplarının farklı yayınevleri tarafından çok fazla baskısı var.Beni rahatsız eden ise sanırım bahsettiğim konudan dolayı kitaplar çok özensiz ve maddi kaygı düşüncesiyle basılıyor. Benim okuduğum venedik yayıncılığa ait bu kitap okadar küçük puntolar ile yazılmış ki insanı okumaktan soğutur.Şöyle ki kitabın 350 sayfalık baskıları mevcut iken benim okuduğum baskı 255 sayfa.Ayrica kitapta güya günümüz türkçesi ile anlayamayacağımız kelimelerin parantez içinde anlamları yazılmış ama gel gör ki bir çok okurun anlayacağı kelimelerin eş anlamlılarını yazmışlar fakat anlamadığım kelimelerin anlamını yazmamışlar. Bu baskıda güzel bir roman linç edilmiş. Onun için kitap içeriği hakkında fazla detaya giremedim...
Baya ağır bir dili var kitabın ...Bazı kısımları anlamakta zorluk çektim...Ama yazarla aynı duyguları hissettiğim bir konu varki köy isminin yerine mahalle isminin kullanılması.Bunu dile getirmesi benim için çok önemli ki kanun değiştiğinden beri içimde bir yara ...Ümit ediyorum ki yasal statüsü değişmese dahi köylerimiz birgün köy ismini tekrar alacak...
Kitap,kitap şuuru sayfasında bulunan kitap değerlendirmelerinden oluşuyor. Amacı sunuş kısmında belirtildiği gibi her okurun internet dünyasıyla ilgilenmeyen okurlara ulaşmak olarak belirtilmiş. Daha önce hiç kitap şuuru internet sayfasına girmediğimi ele alırsak kitap tamda benim gibiler için basılmış diyebiliriz. Kitapta 29 farklı kitabın değerlendirmesi üç ayrı bölümde farklı yaş ve meslek grubuna dahil okuseverler tarafından ayrı ayrı yapılmıştır.Ayrıca kitap sonunda bu okurseverlere ait kısa biyografiler de mevcut.
Kitap içeriğine gelecek olursak değerlendirmede bulunan bazı arkadaşlar resmen kitabın özetini çıkartmış. Bir sayfadan fazla alıntı yapılmış.Açıkçası bazı değerlendirme yazıları beni fazlasıyla sıktı. Yeni bir okuyucu olarak bu tahlil kitaplarında hep kendime okuyacak örnek kitaplar ararım.Bu kitapta da okuma kütüphaneme yeteri kadar kaynak sundu.
Fakat daha öncede belirttiğim gibi bazı tahlil yazıları kitap içeriğinden mi yada değerlendirme yapan arkadaşın dilinden mi bilinmez bazı kitaplara karşı olumsuz öğeler oluşturdu zihnimde.Olumsuz öğelerden kastım ise kitabın kötü olması değil okumayı düşünmememdir.Emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkürler....
Kitabın çok zor bir dili var.Cok fazla karakter olması bir yana aynı kişiye 3-4 farklı isimle geçmiş kitapta.Kitabi bitirmiş olmama rağmen karakterlerin sadece dörtte birinin kim olduğunu anlayabildim. Başladığım kitabı yarıda bırakmak gibi bir huyum olmadığı için bitirdim kitabı. Belki başka bir çeviri ve başka bir baskıyla kararım değişebilir ama sonuç itibariyle çok akıcı ve etkileyici bir öyküsü yok romanın....
Mücbir sebeblerden dolayı 11 günde bitirdim .Normal durumlarda sanırım 2 gün de bitiririm.Yazarin kitabının daha önce ilk serisini de okudum.Bu tarz kitapların bir türü varmı bilmiyorum ama okurseverler için ders kitabı olabilir.Okuyucunun el kitabıda denilebilir.Bundan kastım kitabın okuyucuya yol göstermesi okuyacak değişik kaynaklar sunması. Kendi adıma kitabın ilk serisinde değerlendiren örneklerden 3 adet seçtim ki bunlardan birisini okuyabildiğim için kendimi çok şanslı sayıyorum.Onun dışın da bir tane daha okududum fakat sipariş verdiğim ve merak ettiğim diğer kitap ise basımının olmadığı veya bulunamadığı gerekçesiyle gönderilmedi.Bahse konu kitabın Kitaplarla Söyleşi 2'de düzinelerce resmine görmek heralde kaderin bir cilvesi olsa gerek.Yazar bu seride otuzüç adet kitap incelemesi ve değerlendirmesini üç bölümde yapmış. Bunlar dışın da kitap içerisin de birkaç kitap adı daha geçiyor.Yani ne okuyabilirim diye arayışta olanlar için baya seçenek var. Bende kendime ilk etapta ilgimi en çok çekenlerden notlar alıp okuma listeme ekledim inşallah kısmet olur.Kitap sonunda "Oğuzhan Saygılı "kimdir ne iş yapar diye merak edenler için ve Kitap Şuuru faaliyetleri hakkında yazarla yapılmış kahvenin yanındaki lokum tadında çok güzel bir söyleşi var...
Bilimsel makale tarzında hazırlanmış bir kitap.Burada 328 sayfa olarak belirtiliyor ama bendeki kitap 110 sayfa.Bkm kitaptan aldım. Orjinal etiketli kitap .Ama okadar araştırmama rağmen kitabın orjinali kaç sayfa olduğunu çözemedim.
Kitabın psikoloji okumayan veya ilgi alanına girmeyen sade vatandaşa vereceği bir şey yok.Kaldı ki bir sürü tıbbi terimle dolu.Ayrica bahse konu sıkıntıların üstesinden nasıl gelineceği hakkında kitap içerisin de hiç bir öneri yok.....
