Türkler, dünyanın elinde bulundurduğu silah gücüne eriştiği zaman tekrardan cihan hakimiyetine sahip olacaktır. Bunun içinde sahip olduğu tek kudret, bilim ve teknolojidir. Derhal liyakatsiz bölümler kapatılmalı, onların yerine Baykar şirketinin yönetimi altında silah mühendisliği gibi bölümler açılmalıdır.
Atatürk, Konya'ya bir düğün merasimi için yola çıktı. Düğüne geldiğinde Atatürk'ün gözüne yaşlı uzun sakallı bir adam çarptı. Kurmaylarından buranın yerlisini çağırmasını söyledi. Yerli adam Ata'nın yanına gelerek ''Buyurun atam'' dedi. Kimdir bu yaşlı adam, tanır mısın? ''Atam, bu köyümüzün en eski adamlarından birisidir. Kimseye bir zararı yoktur.'' dedi Atatürk, yaşlı adamı yanına çağırttı. ''Efendi! Sakalların iyi hoş da biraz kısaltsan mı?'' dedi Yaşlı adam ''Atam, ben sakalsız halimi hatırlamam gençliğimden berli sakalımı uzatırım, hemde sünnettir dedi.'' Atatürk ''Tamam o halde'' dedi adam yerine geçti oturdu. Aradan zaman geçtikten sonra Atatürk, Konya'daki adamı, Ankara'ya davet etti . Yaşlı adam Atatürk'ün huzuruna çıkarak ''Efendim beni emretmişsiniz'' dedi. Atatürk, yaşlı adama ''Sen iyi bir insana benziyorsun düğünde tanıdım seni. Sana bir teklifim olacak eğer sakallarını kesersen, seni Konya valisi olarak atayacağım. Dur hemen reddetme, hele git biraz düşün, sonra gelir kararını verirsin'' dedi. Yaşlı adam merdivenlerden inene kadar düşündü ve Atatürk'ün yanına gelerek ''Atam, ben kabul ettim'' dedi. Atatürk, tamam sen aşağıya in ben geleceğim yanına dedi.
Yaşlı adam odadan çıktıktan sonra odaya kurmay girdi. ''Atam ne yapalım dedi?''
Atatürk: ''Söyleyin gitsin. Yıllardır uzattığı sakalını bir valilik uğruna kesiyorsa; yarın başka bir şey içinde vatanından vazgeçer.''