O suskun
Bu susmayan
O yürekli
Bu cesaretli
O deli
Bu dolu
O bilir
Bu konuşur
O söyler
Bu dinler
O Aşk
Bu Leyla
O kurtuluş
Bu köprü
O hazine
Bu elmas
O huve
Bu ene
O taht
Bu taç
O sır
Bu sır
B i l m e c e
Önce durdu. Doğmayı öğrenmediği hayattan koşarak kaçması gerekiyordu çünkü beklenti buydu. Parmaklarına baktı, elleri titriyor gözleri kan çanağına dönmüştü.
Yoruldum dedi tek nefeste. Sesi çatallı, soluğu kısık çıkmıştı.
Biz izliyorduk sadece.
Orada bekleyen, yaşayan, unutulan biri vardı.
Dünyanın penceresinden bakıp kaçıyorduk içimize.
Ne
Emirül-mü'minin Ali radiyallahu anh şöyle demiştir:
"Hayır işinde seri olmak dışında bütün işlerde temkin ve sükûnet takdir olunmuştur." En doğrusunu Allah bilir.
Bir sabah uyanırsın
Solunda tüm baharların kokusu
Rüyalardaki kan çıkmış
Yeryüzüne dağılmış bütün güzellikler
Sana lutfedilir kutlu bir günde
İşte sonsuzluk, seninle
Tüm kanatların çırpınışları üzerindedir
Hissetmek o rüzgarı yüzünde
İşte sonsuzluk tamamen seninle..
15/12/23
Sy
Fotoğrafta sırıtma ihtiyacı ne kadar doğalsa, ağlama ihtiyacı da doğal olmalıydı.
Yadırgamak meselesine gelince, ağlayamamaktan daha aşağılık olmalı.
2015 - a r a l ı k
sy
Geri çekilmelerini görmedim mi sanıyorsun?
Öyle mahzun bir iç çekişle susuyorsun ki, binlerce zindana aralanıyor ağzın, olur da yanlış bir söze bulanırım diye mi serzenişin?
Sy
Nice kelime bir yumru gibi boğazımda. Geç de olsa anladım, ne yazık ki mutluluk yok ufkumda. Binlerce zahmeti çekti şu kahırlı gönül yalan dünyada. Herkese yetti de bir kendine kalmadı neşe ruhunda.
Gençtim ve körpeydi gülüşlerim. Ah bilseydim bunca harcar mıydım! Avunmalık tutuşturup, savdılar beni. Ah bilseydim, ağlar mıydım!
Öksüz ülkenin payidar kraliçesi. Ah tacında inciler, zümrütler.. Kıyafetinden damlıyor çiğ tanesi. Sana sığmıyor cennet köşkleri. BİLİRİM YERİN DEĞİL..
Sığmadığın limana taşmak üzeresin. Ah seni inciten, gönül değil! Payidar ruhunda acı, el değil! Korktun mu?
Sanmam..
O yaralar ki derindir, kanırtarak söktüğün siluetinindir. Değdi yine sana matem mevsimi! İşte korkum başımda. Şuurum bin yıllık uykuda! İnceldiği yerden kıyametin bak, hüznü şakıyor altın kafes bülbülü senin..
Özledim diyemiyor vatansızım. Ah bilmiyor kimseler, görmüyor gözleri! Bir sokak lambası altında çiğ tanesi, güneşi bekliyor..
01/12/2023 - Sy
Bu dünyaya kendi isteğimle gelmedim ben;
Şaşkınlıktan başka şeyim artmadı yaşarken.
Kendi isteğimle de gidiyor değilim şimdi,
Niye geldik kaldık, niye gidiyoruz bilmeden.