''Okumak bir yağmur gibi senin için, çiçek açtırıyor, yemiş verdiriyor senin dallarında.'' der Nazım Usta ve ekler; ''İşten boş vakit bulunca okumak değil, okumaktan boş vakit bulunca iş yapmalısın.''
" Durma... Hadi yüksel!"
"Duman gittikçe daha ince oluyor."
"Şimdiden odun gerek ,yaş olduğu halde."
"Benim astımım..."
Yanıt kendiliğinden geldi:
Yuh senin astımına!"
" Ava gitmek için . Savaşta gibi . Bilirsin ya... Yanıltmak için boyanmak. Hani bir şeyin başka bir şeye benzemesini isterler...."
Ne demek istediğini anlatmak için kivrandi:
"Hani bir ağaç gövdesindeki pervaneler gibi."