Sana yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve yağmurlu bir coğrafyada yaşadığımızı söyleyecekler. Gerçek olan senin mevsimindir oysa. O günün nasıl geçeceğini anlayabilmek için gökyüzüne bakman gerekmez. Dönüp yüreğine bak. Yağmurlar ve güneş yüreğinden süzülür. Gerçek olan yüreğinin mevsimidir, senin mevsimindir. Her sabah uyandığında gözlerinden dünyaya saçılandır mevsim. Güneş senden doğar ve yağmur senin gözlerinden düşer yeryüzüne.
Sana atlaslar, haritalar gösterecekler. Adına sınır dedikleri bazı çizgilerle çevrildiğini göreceksin yaşadığın yerlerin. Bütün bunlar kurmaca. Gerçekte tüm yeryüzü Allah’ındır ve gerçekte yürüyebildiğin kadar senindir tüm coğrafyalar.
Hangi şehre gidilir yalnız başına?
Hangi şarkı dinlenir senle duymayınca?
Kiminle çay içilir?
En güzel sözlerin altı kim için çizilir?
Kimin kokusu saklanır?
Hangi hayal hediye edilir?
Hangi gözde görülür o çiçek yaprağı kirpiklerin?
Nasıl anlatılır gülüşünün sesi?
Adının güzelliğine hangi alfabede rastlanır?
Senin bakışın hangi şiire benzer?
Kime uyur, dokunur, sarılır bu kalp?
Hangi insanda rastlanır sana?
Gel ve anlat...
Senden başkası nasıl sevilir?
Bilmiyorum ben..."
En önem verdiğim şey hayatımdaki insanın yanında olmasam bile beni de hesaba katarak davranması. Duruşu, davranışı bile beni hesaba katarak olmalı. Asıl bağlılık budur, yanında değilken de varlığına saygı göstermek ve bunu yaparsam nasıl hisseder diyebilmek.
Belki çok uzaklardasın
Belki bi' o kadar da yakınlardasın, yüreğimdesin, derindesin yani.
Güz vakti çiçeğe durmaya endişeli
İnce bir gül dalısın en derinde..
.
Benim canım, ciğerim,
İki gözümün çiçeği..
Nasıl diyeyim sana,
Bi' o kadar;
O kadar işte
O kadar…
Soğuk bir günde giysisini çıkarmış titriyor Hâfi. Soranları titretiyor sözüyle:
"Bugün bir yoksul gördüm soğuktan titreyen. Ne yazık ki yoktu giysi alacak param. Titreyeyim ki dedim, bir şey olsun onunla aramda ortak."
Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim. Bir kere çavuş olduktan sonra bir daha amelelik yapamayan zavallı köylüye dönerim. Beni uyandır.
Benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün,
Dağıtır gecelerim sarışınlığını,
Uykularımı uyusan nasıl korkarsın,
hiçbir dakikamı yaşayamazsın.
Aysel git başımdan ben sana göre değilim.
Benim için kirletme aydınlığını,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim..