Mehmet yıldırım
@Tibuk
Tabib
Lisans
Trabzon
Fındıklı, 3 Eylül
57 okur puanı
Ağustos 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Cumhuriyet Türkiyesinde Mustafa Kemal ‘in uyguladığı dış politika inanılmaz esneklikteki bir dış politikadır. Sovyetleri İngilizlere karşı kullanmıştır. İngilizleri Sovyetlere karşı kullanmıştır. İngilizlere karşı Sovyetlerle beraber Fransızları kullanmıştır. Fransızlara karşı İtalyanları kullanmıştır. Mustafa Kemal Paşa bunların hepsini kullanmış hiç taviz vermez. Cumhuriyet onun için tam bağımsızdır
Sayfa 301Kitabı okuyor
Kemalist neye karşı belirdiği çok nettir.Batılı senin topraklarına el koymaya karar veriyor. Uyguladığı evcilleştirme süreci,devşirme süreci,aynen sömürgelere uyguladığı süreç. Önce seni dinden kaydırmaya çalışıyor, sonra dilden kaydırmaya çalışıyor,yavaş yavaş zevklerini ve yaşama biçimini değiştirmeye, sen gittikçe ona uyuyorsun ve bunu ilericilik ve medeniyet zannediyor ve savunmasını yapıyorsun. Halbuki seni kültürsüzleştiriyor.
Sayfa 301Kitabı okuyor
Komprodor:
doğrudan doğruya yerli halkın içinden seçilmiş,dini,dili ve kültürü değiştirilmiş, yani kültürsüzleştirilmiş bir adamın,hakim ülkeye tabi bir insan olarak kullanılması anlamına geliyor
Sayfa 294Kitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Bir kitap okudu
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İsrail’e karşı sürekli bir tehdidin varlığına ve İsrail,in yardımına koşmak gerektiğine inandırmak için siyonizm, antisemitizm öcüsünü sürekli işlemektedir.İsrail,in yapacağı zülümleri örtbas etmek için birkaç gün öncesinden yapılan provokasyonlar hiç eksik olmaz .Bu yöntem hep aynıdır,hiç değişmez.
Sayfa 246Kitabı okudu
Ariel Şaron’un komuta ettiği “101 birliği” nin “kıyımları “ gibi terör yüzünden Arap nüfusunun kitle halinde göçüyle boşaltılmış geniş araziler “ kurtarıldılar” ve yahudi işgalcilere verildiler.
Sayfa 197Kitabı okudu
Dokunulmaz toprak:
Şu demektir Yahudi milli fonu tarafından “kurtarılmış “ toprak “yahudileştirilmiş “ bir topraktır o yüzden de yahudi olmayan birine satılamaz,kiralanamaz ve yahudi olmayan biri tarafından işletilemez.
Sayfa 196Kitabı okudu
Siyasi siyonizm ülkede yahudi çoğunluğunu sağlamak için,Filistinlileri kovarak ve yahudileri göçe teşvik ederek nüfusu çoğaltma yoluna gitmişlerdir.sistemli bir şekilde yapmışlardır.
1917 Balfour bildirisi sırasında siyonistler toprakların %2.5 sahipti filistin taksimi sırasında %6.5 1982 yılına gelindiğinde toprakların %93 ellerinde bulunduruyorlardı.
Sayfa 194Kitabı okudu
1957 yılına dek Güneşin dünyanın etrafında dönmekte olduğu herkesçe bilinen bir olaydı.Bu apaçık gerçekti.
Tarihçi Seignobos bu konuda dikkatimizi çekiyordu: Eğer bir olayın hakikat oluşu, buna şahitlik eden tanıkların sayısına göre belirnecek olsaydı,Ortaçağdaki şeytanın varlığı, herhangi bir tarihi şahsiyetin varlığından daha sağlam temele oturtulmuş olurdu.
Sayfa 136Kitabı okudu
Hitlerin hükümranlığı sırasında,siyonist yöneticilerin ana düşüncesi,yahudileri Nazi cehenneminden kurtulmak değil,Theodore Herzl tarafından kurulmuş siyasi siyonizmin projesine uygun güçlü “Yahudi Devleti” kurmaktı.
Sayfa 91Kitabı okudu
Almanyadan sonra ele geçirdikleri diğer avrupa ülkelerinden bütün yahudileri kovup atmak gibi canavarca gayelerini kamçılayan sistemli Yahudi düşmanlıklarına rağmen , Naziler siyonistleri değerli muhatap olarak görüyorlardı, çünkü siyonistler onların bu amaçlarına hizmet ediyorlardı.
Sayfa 72Kitabı okudu
Avrupadaki Yahudilerin kurtarılması, yönetici sınıfın öncelikleri arasında değildi,Yahudi devletinin kurulması onların gözünde en önemli ve en öncelikli meseleydi.
Sayfa 71Kitabı okudu
Hitler ve Musollini faşizmi döneminde siyonist yöneticiler,antifaşist mücadeleye karşı sabotajdan işbirliği teşebbüsüne uzanan kaypak davranışlar sergiledikler.
Sayfa 71Kitabı okudu
Hem görevinin başında iken inanılmaz bir saflık,gaflet ve delaletle,ülkenin yararına olmayacağı kesin kararlar al, uygulamaya geçir;hemde sonra, işler arapsaçına dönünce vah biz ne yapmışız diye dövünerek, hiç bir şey olmamış gibi, ulusun kaderinde söz söylemek hakkına sahip ol, yok böyle bir şey
Demokrasinin gerçekten işlediği uygar bir ülkede kaç bakanı, kaç başbakanı yüksek mahkemelerde, yüce Divanlara götürürdü bilimisiniz?
Ama bizimkiler pişkin,Türkün aklı sonradan gelir deyip işin içinden çıkıyorlar, ama öyle mi?Türklerin arasında daha o zamandan onları uyaran olmuşluydu olmamışdıydı?
Sayfa 151Kitabı okuyor
Amerika ile ilgili anlaşmalar hiçbir zaman “ortak çıkar” için işlememiştir, daima Amerika’nın çıkarlarına işlemiştir,en ufak bir ulusal itiraz belirir belirmez Amerika “çamura yatmış” ekonomik,siyasal, diplomatik türlü baskıyla müttefikini yola getirmeye çalışmıştır.
Sayfa 148Kitabı okuyor