Hepimizin farklı olduğunu ve bunda bir sıkıntı olmadığını kabullenmenin bu kadar zor olması inanılmazdır. Sorun, farklı olmamız değildir. Asıl sorun, farklılıklarımıza "uyumsuzluk" adını vermemizdir.
Farklı tarzların özelliklerine dair farkındalığa ulaşarak kırgınlıkları iyi niyete, zaafları becerilere, karşıtlıkları işbirliğine, çarpıtmayı ilhama ve kayıtsızlığı heyecana dönüştürebiliriz. Bir ilişki için ne büyük bir başarı.
Çünkü dünya tarihi zorla tarihe geçmek isteyenlere izin vermez, kahramanlarını kendisi çıkarır, ne kadar çabalarsa çabalasınlar bu seviyede olmayanları acımasızca yok eder; talihin arabasını bir kez kaçıranlar bir daha asla o arabaya binemezler.
Her zamanki gibi kısa ve etkileyici bir öykü sunuyor yazar.
Ölüme duyduğu ilginin evveliyatı var belli.
Sonundaki gerçekliğe de gerçek kahramanların tarih tarafından kendiliğinden belirlendiği vurgusuna da bayıldım.
Eşimizin tıpkı bizim gibi olmasını beklemek sağlıksız bir duygudur. Eğer bu benzeşme doğru olsaydı bir ilişkiyi canlı tutan yeniliği nerede bulabilirdik?
Tam bir çerez kitap. Küçük yaşta bir okuyucunun önerisi üzerine alıp okumuştum. Sürükleyiciliği düşük, konusu sıradan, vasat bir kitap. Ağlatıyor mu? Evet. Fakat bu, bir başarı mıdır? Bana göre hayır. Sonundaki bir olayı beğendim, onun dışında kitabı beğenmedim.
Bin ÖpücükTillie Cole · Yabancı Yayınları · 20171,483 okunma
"Hep şöyle der: O seni kendi bildiği gibi seviyor. Peki, ya benim bildiğim ne olacak? Ya benim onun beni benim bildiğim gibi sevmesine ihtiyacım varsa?"