Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tuba Ulaş Coşkun

248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Ahhhhh Dirmit...
Latife Tekin ile bu eseri sayesinde tanıştım. Ama son sayfayı okuyup kapağı kapattığımda ne kadar geç kalmışım onunla tanışmaya ve bu acayip güzel eseri okumaya dedim kendi kendime. Kitabın konusuna gelmeden önce öncelikle yazarın üslubu bana çok acayip geldi ama kitabı okudukça bu üsluba hayran oldum.Şiir gibi aktı gitti işte... Okuyacaklara tavsiyem üslup size başta farklı gelebilir sakın bırakmayın dayanın eminim ilerledikçe çok seveceksiniz. Kitabın konusuna gelecek olursak köyden şehre göç etmiş bir ailenin şehir hayatındaki mücadelesi anlatılmış. Aile bireylerinin cehaletinin yanı sıra gönülden inandıkları batıl inançlarının da işin içine girmesiyle çok değişik olaylarla karşı karşıya kalacaksınız. Kitaptaki her bir karakter oldukça başarılı işlenmiş.Kitapta kime üzüleyim, kime kızayım, kendimi kimin yerine koyayım, kimin için ağlayayım bilemedim karakterlerin arasında sıkışıp kaldım resmen. Ama şüphesiz beni en çok etkileyen karakter ise Dirmit oldu. En çok onun için üzülüp onun için sinirlendim. Bazen hepimizin kendini Dirmit gibi hissettiği zamanlar olmuştur hayatında. Seni hiç unutmayacağım Dirmit... Ne diyeyim ki bu eseri okumakta geç kaldığım için hayıflanayım mı yoksa geç de olsa okuma fırsatı bulduğum için sevineyim mi karışık duygular içerisindeyim. Türk edebiyatının bu nadide eserlerinin kıymetini bilelim arkadaşlar. Okuyalım, okutturalım.
Sevgili Arsız Ölüm
Sevgili Arsız ÖlümLatife Tekin · Can Yayınları · 20187,2bin okunma
Reklam
88 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Ahhhh İvan İlyiç...
İnsan Neyle Yaşar ile sevmiştim zaten İvan İlyiç in Ölümü ile daha da çok sevdim seni Tolstoy... Okumadan önce 85 sayfalık kısacık bir eserin beni bu kadar etkileyebileceği aklıma gelmezdi. Eser, hasta yatağında ölümü beklediği sırada olması gerektiği gibi yaşamaya çalışırken aslında mutsuz bir yaşam sürdüğünü fark eden bir adamın iç
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Can Yayınları · 202145,7bin okunma
136 syf.
8/10 puan verdi
·
36 saatte okudu
Herkese merhaba Öncelikle Güray Süngü ile bu kitabı sayesinde tanıştım. İyi ki de tanıştım diyelim. Uzun zamandır bu kadar eğlenceli bir o kadar da içinde derin anlamlar barındıran bir kitap okumamıştım. Bu açıdan bana iyi geldi. Özellikle yazarın mizahi üslubuna hayran oldum. Eseri okurken yazarın mizahi yönünü Rus yazar Mihail Bulgakov a benzettim ara ara. Eserin benim açımdan en dikkat çeken yönlerinden biri hem postmodernist özellikler taşıması hem de sade, akıcı bir anlatımının olması. Bu ikisinin bir arada olması kolay değildir ve yazar bu ikisini bir araya getirmekte oldukça başarılı.Kitabın diğer bir ilginç yanı da kolay okunuyor gibi görünmesine rağmen aslında beyninizi zorluyor olması. Sizi eğlenceli, mizahi anlatımıyla tebessüm ettirirken diğer taraftan da düşündürüyor. Kitaptaki bu geçişler benim çok hoşuma gitti açıkçası. Kitabın konusuna gelecek olursak hafızasını yitirmiş bir insanın hayatını ve kendisini hatırlama çabasını anlatıyor. İnsan hafızasının insanla nasıl dalga geçtiğini gösteriyor. Kahramamız Adem den yola çıkarak aslında tek bir insan değil tüm insanlık anlatılıyor.Kahraman olarak Adem isminin seçilmesi de tesadüf değil, Adem insanoğlu demek, böylelikle bütün insanlığa sesleniyor yazarımız. Değişik kurgulu, eğlenceli bir o kadar da beyninizi zorlayan eserler okumayı seviyorsanız bu kitabı deneyin derim. Ben sevdim umarım sizler de seversiniz. İyi akşamlar.
İnsanın Acayip Kısa Tarihi
İnsanın Acayip Kısa TarihiGüray Süngü · Ketebe Yayınları · 20211,736 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
256 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Polisiyede üzerine tanımam Agatha...
Evettttt karşımızda yine bir Agatha Christie klasiği, muhteşem bir hayal gücü, mükemmel bir kurgu ve yine ters köşe bir son... Kitabımızın konusuna gelecek olursak alfabe sırasına göre kurbanlarını öldüren seri bir katil, cesetlerin yanına ABC tren yolları tarifesini bırakır. Aynı zamanda cinayetleri işleyeceği günü ve yeri Hercule Poirot a önceden gönderdiği mektuplarla haber vererek tecrübeli dedektifle dalga geçer. Fakat Poirot adı geçen yerlere ulaşmakta geç kalır. Her ne kadar dedektif Poirot cinayetler için geç kalsa da kitabın sonunda o dahiyane zekasıyla olayları çözer ve katili açığa çıkarır. Kitabı elinize aldığınız an bırakamayacaksınız. Olaylar o kadar akıcı ki ne ara okuyup bitirdiğinizi anlamayacaksınız ve yine her Agatha eserinde olduğu gibi kesinlikle katili tahmin edemeyeceksiniz. Kitabı okuyacak olan herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim. Pişman olmayacaksınız eminim.Herkese iyi akşamlar.
Cinayet Alfabesi
Cinayet AlfabesiAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20225,2bin okunma
512 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Kitabın son sayfasını okuyup kapağını kapattığımda şöyle bir geriye yaslanıp vayyyy be ben ne okudum böyle... dedim açıkcası. Öncelikle Tess Gerritsen in okuduğum ilk eseri son da olmayacak benim için.Okumayı düşündüğüm kitaplar arasında yer almayan, bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine okuduğum bir kitap. Bilim-kurgu okumayı pek sevmediğim halde bir solukta okudum. Yazarın kurgulama gücüne, hayal dünyasına hayran kaldım. Bu kitapta sadece bilim-kurgu yok, polisiye, gerilim, heyecan, aşk ne ararsanız var. Kitabın ilk 100 sayfası konuyu ve karakterleri anlamakla geçiyor fakat sonrasında o kadar güzel akıyor ki elinizden bırakamayacaksınız. Tek eleştirim yazar eserde tıp, biyoloji, uzay, Nasa hakkında çok fazla bilimsel terime yer vermiş, bu terimleri bilmeyenler için biraz yorucu olabilir. Ama şunu da söyleyebilirim eser o kadar akıcı ki yabancı terimleri bilmenize gerek kalmayacak. Okumayı düşünenlere, bilim-kurguya ön yargılı olanlara şiddetle tavsiye ederim. Eminim bu eserden sonra bilim-kurgu seveceksiniz...
Yörünge
YörüngeTess Gerritsen · Martı Yayınları · 20202,835 okunma
Reklam
168 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Herkese Merhaba Bulgakov ile bu eseri sayesinde tanıştım fakat eserin sonunda keşke daha önce tanışsaymışım dedim. Öncelikle yazarın üslubuna bayıldım. Üslubundaki mizahi tavır özellikle dikkatimi çektim. Kitabın başlarında ara ara kendimi komedi filmi izliyor gibi hissettim. Okuduğum olaylar komik olmadığı halde yazarın mizahi üslubundan ötürü bazı yerlerde kendimi gülerken buldum. Eserin konusuna gelecek olursak tıp fakültesinden yeni mezun olmuş 24 yaşında genç bir doktorun Moskova dan ülkenin elektiriği dahi olmayan ücra bir köşesine gönderilmesi ile orada verdiği mücadele anlatılır. Bu kitapta verilen en önemli mesaj aslında her hastalığın bir şekilde bir tedavisi vardır fakat cahilliğin asla!!! Bu genç doktor o ücra yerde aslında hastalıktan ziyade cahillikle mücadele etmek zorunda kalmıştır. Kitapta bu doktor dışında yine aynı yaşlarda yine aynı ücra yerde görev yapmış olan başka bir doktorun anılarına da yer verilmiştir. Bulgakov un ilk okuduğum eseri fakat son olmayacak. Kitabı büyük bir keyifle okudum, okumayı düşünenlere tavsiye ederim. İncelememi sonuna kadar okuyan herkese de teşekkür ederim.
Genç Bir Doktorun Anıları
Genç Bir Doktorun AnılarıMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201524,9bin okunma
96 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Evetttt işte karşınızda bir solukta okuyabileceğiniz muhteşem bir psikolojik gerilim. Öncelikle bu yazarın okuduğum ilk eseri. Kısacık bir eser olmasına rağmen okurken bir taraftan hiç bitmesin istedim, diğer taraftan da deli gibi sonunu merak ettim. Kitabın sonunu söylememe gerek yok büyük bir şok!!! Okuduğunuzda siz de şaşıracaksınız. Eserde heyecan hiç bitmediği gibi giderek artıyor. Bir insanın her ne kadar kendisi itiraf etmek istemese de çift karakterli, iki yüzlü olabileceğini göstermesi bakımından çok güzel bir örnek olmuş bu eser. Kitapta Dr. Jekyll iyi, güzel yönümüzü temsil ederken Bay Hyde ise tam tersi kötü, merhametsiz, acımasız yönümüzü temsil etmektedir. Eser, 1886 yılında yazılmış ve yayınlandıktan sonra yazarını büyük bir üne kavuşturmuş. Döneminde çok ses getirmesine rağmen böyle mükemmel bir kurguya sahip bir eserin bugün hak ettiği değeri görmediğini düşünüyorum. Dr. Jekyll ile Bay Hyde kolay kolay unutamayacağım eserlerden biri olacak. Okumayı düşünenlere tavsiyem düşünme safhasını geçip bir an önce okumanız. Eserin daha fazla okunması dileğiyle herkese iyi akşamlar dilerim.
Dr. Jekyll İle Bay Hyde
Dr. Jekyll İle Bay HydeRobert Louis Stevenson · Kızıl Panda · 202020,3bin okunma
80 syf.
9/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
Herkese merhaba. Öncelikle belirtmek istiyorum ki Martin Eden den sonra hiçbir Jack London eserinin beni bu kadar etkileyeceği aklıma bile gelmezdi. Bu eserde özellikle Jack London un ileri görüşlülüğüne ve öngörüsüne hayran kaldım. Eser 1912 yılında yazılmış olmasına rağmen eserdeki olaylar 2012 yılından sonra gerçekleşmiştir. Kitabın konusuna gelecek olursak kitap, 2012 yılında çıkmış, milyonlarca insanın ölümüne ve uygar bir toplumun yıkılmasına, bu uygar toplumun salgın sonrası ilkel bir topluma dönüşmesine sebep olan Kızıl Veba (Kızıl Ölüm) adı verilen salgın bir hastalığın 2082 yılında 87 yaşındaki Grancer adlı Amerikalı eski bir profesörün ağzından torunlarına anlatılmasını konu edinmektedir. Grancer bu salgın hastalıktan kurtulmayı başaran üç beş kişiden biridir. Salgından sonraki hayata da tanıklık etmiştir. Salgın dönemi ve sonrası yaşananları tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur. Eserden çok etkilenmemin diğer bir sebebi de içerisinde bulunduğumuz pandemi sürecinde böyle bir eseri okumuş olmaktır. Özellikle bu dönemde okunması gereken bir eser kesinlikle.İçinde bulunduğumuz bu zorlu günleri daha iyi anlamamız adına. Çok akıcı ve sürükleyici bir eser. Ben bu eseri okumak için geç kaldığımı düşünüyorum. Ama siz geç kalmayın. Okuyun, okutturun. Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim.İyi akşamlar.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Kızıl Panda Yayınları · 202332,7bin okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Ziya Osman Saba 'yı keşfetmek...
Ziya Osman Saba yı yakından tanımak isteyenlerin kesinlikle okuması gereken bir eser Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi. Eser anı-öykü türünde yazılmış. Eserde 1940 lı - 1950 li yılların İstanbul unu görmek mümkün. Yazar dönemin İstanbul unu öyle güzel betimlemiş ki sizi içine çekmemesi mümkün değil. Eserde Ziya Osman çocukluk, gençlik, ebeveynlik, bankacılık, Galatasaray Lisesindeki öğrencilik anılarına yer vermiş. Hikayelerinde sıradan insanların sıradan yaşamlarını yumuşak akıcı bir üslupla gözler önüne sermiş. Eser Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi ve Değişen İstanbul olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Her iki bölüm de içinde kısa kısa hikayeler barındırmaktadır. Hikayelerin türü durum hikayesi olduğu halde insanı sıkmayan bir anlatımı var. Bu eser Ziya Osman Saba yı yakından tanımama vesile oldu. Ziya Osman ın küçük bir bölümde de olsa yakın arkadaşı Cahit Sıtkı dan bahsetmesi ayrı bir hoşuma gitti.Bu eseri okumayı düşünenlere düşünme aşamasını geçip direk okuyun tavsiyesinde bulunabilirim.
Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi
Mesut İnsanlar FotoğrafhanesiZiya Osman Saba · Can Yayınları · 2018576 okunma
121 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Yedi kapı yedi iklime açıldı. Yedi iklim yedi denize... Otoyol Uykusu Kemal Sayar'ın okuduğum ilk eseri. Yazarın psikiyatri uzmanı olduğu düşünülünce eserde kullanılan edebi dil ve üslup tebrik ve takdiri sonuna kadar hak ediyor. Otoyol Uykusu şiirsel bir dille yazılmış on üç kısa öyküden oluşmaktadır. On üç öykü de insanı farklı bir alemin içine çekiyor. Yazarımızın psikiyatr olması sebebiyle insan psikolojisine öykülerde başarılı bir şekilde yer verilmiştir.İnsan psikolojisinin ve edebiyatın güzel bir şekilde kaynaştırıldığı başarılı bir öykü kitabı. Çok kısa bir sürede ve severek okudum. Okuyacak olanlara iyi okumalar dilerim.
Otoyol Uykusu
Otoyol UykusuKemal Sayar · Kapı Yayınları · 2017681 okunma