Sokağa çıkıyoruz; bir yerlere yetişmek için ya da keyfimizden yürüyoruz, koşuyoruz, etrafımıza bakıyor muyuz? Sağımızda, solumuzda neler olup bitiyor, biliyor muyuz? Umurumuzda mı?
Kadıköy’de bizim için sıradan bir gün, yürüyoruz, bir yerlere oturacağız, ama hala yürüyoruz, hava güzel, güneş ışıl ışıl, yürümeye devam ediyoruz, “Açım abi” sesi
"Öyleleri vardır ki ufak tefek şeyler onları yaşatır da sert bir söz onları öldürür."
Açlık, yazar olmak isteyen, gazete ve dergilere yazdığı yazılarla, üç beş kuruş para kazanarak karnını doyurmaya çalışan bir gencin hikayesi.
Yazar açlığı o kadar etkileyici bir biçimde kaleme almış ki, karakterle birlikte sizin de tek düşünceniz,
Yoksulluk, açlık, acı ve keder dolu bir yaşam...
Nadir olarak yazdığı yazıları gazeteye satan ve bunun parasıyla geçinen bir yazar. Aldığı para bir hafta zorlasa belki iki hafta için onu idare ediyor. Başını sokacak herhangi bir yer varsa ve haftada üç-dört kere de boğazından bir şey geçtiyse ondan mutlusu yok. Yoksulluğa alışmış hatta
YouTube kitap kanalımda Açlık kitabının da içinde bulunduğu kitaplık turu videomu izleyebilirsiniz: ytbe.one/yf0me602lnY
"Açın milyon katı toklar
Yani isteseler rahat rahat doyururlar" Indigo
"Son günlerde pek sinirli, kolay heyecanlanır olduğum için kadının yüzü, bana ani bir tiksinti verdi... Benden yana döndüğü sırada,
Yazacaklarım karnı tok bir insanın yazdıklarıdır. Bunları okuyacak olanlar da toktur. Kitabın verdiği gerçek açlık duygusunu hiçbirimizin gerçekten anlamasına imkân yok. Bu yüzden açlık hakkında beylik laflar etmeyeceğim. Ama birazcık empati bizi kurtarır.
Kitabın konusu kısaca şu şekildedir: “Açlık romanı, yazar olmak amacıyla Kristina’ya
Marcel Proust 'a göre; 'Kitapları kitaplara bağlı kalarak eleştirmek daha sağlıklı bir yöntemdir.' Lakin bugün yapacağım inceleme biraz daha farklı olacak. Ben Proust'cu eleştirme yönteminden ziyade
Sainte - Beuve ' nün savunduğu eleştiriyi yapacağım. Sainte beuve' ye göre ise ' Bir kitabı, yazarın kişisel
Lubliyana da aylak aylak gezen Genç bir yazarın açlığını iliklerinize kadar hissedeceksiniz. Kitabı elinize aldıktan sonra bitmesini istemeyeceksiniz. Aç kaldıkça diğer organların daha iyi çalışması benimde gözlemlediğim birşey. Manevi duygular dahil buna. Gayet akıcı naif bir kitap. Keyifli okumalar.