Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahmet YAVUZ

Ahmet YAVUZ
@YAVUZA
18 okur puanı
Kasım 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Şenlik ya da yas devrimci bir toplumdaki coşkunun yansımalarıdır. Aydınlanma'ya dayanan devrimci Fransa, şenlikleri kurumlaştırmıştır; Şii İslam adına bir ayaklanma yaşayan İran ise, tersine, İran halk kültüründe şehitlerin yas tutularak yüceltilmesi geleneğinin çok güçlü olması nedeniyle devrimci kaynayışı diri tutmak ve tabanı harekete geçirmek amacıyla sistemli bir biçimde yasa öncelik tanımaktadır.
Sayfa 13
Reklam
"İnsan, tarihi kendisinin seçmediği koşullarda yaratır".
Sayfa 56 - Ayrıntı
Ama ne fark eder? Onurumuzu avukatlara, çocuklarımızı uzmanlara, topraklarımızı makinelere bıraktığımızdan, bizi korusun diye atımızı, silahımızı teslim edip devlete sığındığımızdan beri ne kaldı geriye? Kendisini korumaktan, yaşatmaktan aciz, geleceğin kulları olan bizler için..
Sayfa 25 - Ayrıntı

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İran devrimi
Birçok başka etmen de bu arada göz önüne alınmalıdır. İlk ola­rak, İslam insan etkinliklerinin tümünü her yönüyle düzenleyebilecek yasalara sahip olduğu iddiasındadır. İslamda cami ile devlet arasında bir ayırım yok­tur. Laiklik kavramı dışlanmıştır ve her tür düşünce, kutsal metinlerden destek alınarak meşrulaştırılmak zorundadır. Siyaset kuramı açısından bu yaklaşım, Kuran'daki «el İslam dinun ve devletun» (İslam hem din, hem de devlettir) ayetinde ifadesini bulur. Toplumsal etkinliklerde, İslam gündelik yaşam ve insan ilişkileri konularında da davranış biçimlerini esasla­ra bağlamıştır. Musevilikte ve Hindu dininde olduğu gibi ancak Hıristiyanlıkta böyle değildir) . temiz ve temiz olmayan kavramları vardır ve her gün ibadet yapılması şart koşulmuştur. Sonuç olarak, İslamın te-. mel öğretilerinde ve Müslüman toplumların tarih bi­lincinde bir İslam toplumuna ya da İslam siyasetine davet. herhangi bir benzeri Hıristiyan talebinden çok daha köklüdür...
Sayfa 34 - Belge Yayınları
Valeriy Sinelnikov - Hastalığını Sev
Her insan kendi yolunda gider. Amaçlarıysa hepsinin aynıdır. Her biri sonunda aradığına ulaşır. Belli yaşam ders­lerinden geçerek, içgüdüyle, bilinçaltıyla aramış olduğuna sonunda varır. Bu yolda insanın her daim sahip olduğu ve onunla kendi yolunu sona erdirdiği şeyse; onun yaşam tarihçesi, onun kaderidir.Düşünüyorum da, insanlar yaşamlarındaki olayları saldırgan bir şekilde değil, bir ders gibi algılasalar, onlardan bir şeyler öğren­seler, yani her bir durumdan olumlu sonuçlar çıkarsalar, dünya ne kadar da güzel olurdu.
Sayfa 64
Reklam
Valeriy Sinelnikov - Hastalığını Sev
Hastalarımdan sıklıkta şu ifadeleri duymuşumdur: “Doktor! Benim bir demet hastalığım var.” Bu durumda onlara çiçekleri sevip sevmediklerini soruyorum. “Tabii ki, doktor. Biz çiçekleri çok se­veriz!” diyorlar. Belki de bundan dolayı hastalıklarınızı bir demette topluyorsunuz. Yani hastalığınızı sevdiğiniz için olmasın sakın. Has­talıklarınızı bir demette toplamak, zayıflıklarınızı şımartmak, ken­dinize acımak için olmasın? Tanıdıklarınızla karşılaştığınızda “çiçek..yatağı” yaralarınızdan konuşmayı bundan dolayı mı seviyorsunuz? O zaman çiçek “vadinizin” her yıl orada çiçek açtığına ve onda yeni “çiçekler” görünmesine şaşırmayın.
Sayfa 20
Laiklik - Türkiye Cumhuriyetinin resmi dini yoktur. Devlet idaresinde bütün kanunlar, kurallar ilmin çağdaş uygarlığa sağladığı esas ve şekillere, dünya ihtiyaçlanna göre yapılır ve uygulanır. Din anlayışı vicdani olduğundan, Cumhuriyet, din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayn tutmayı milletimizin çağdaş ilerlemesinde başlıca başan etkeni görür.
160 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Şarkta Türkiye, istiklal harbi ile, kurtuluşun bütün milletin elbirliğiyle yapılması sayesinde elde edileceğini Şarka anlatmıştı. Türkiye; medeni, siyasi gelişmesini, yurtta sulh yolu ile, milli birlikte yaratmış olmasıyla sınıf mü- cadelesini tanımamasıyla de Şarka müspet yolu göstermişti. Kızıl emperyalizmi aleyhimizde sİnİriendiren en büyük sebep, Boğazlar'dan zi- yade, bizim Şarka olan bu müsbet tesirimizdir.
Hiçbir düşmanın maddi, ·manevi kuvvetiyle yıkamadığı, yıkamıyacağı "sırrımız ", Türk tarihi, Türk harsi, Türk an'anesi ve bunların ifadesi olan Türklüğümüzdür. Gelin aziz kardeşlerim, onlardan kuvvet alarak bağıralım: "NE MUTLU TÜRKÜ'M DİYENE! .. " (Rus Yayılmacılığının Tarihi Kökenleri/Cafer Seydahmet Kırımer/TDV/Ankara/1997)
Reklam
Alman filozofu Fichte'nin şu esasını yalnız anlaması değil, kalbinde ve vicdanında duyması da şarttır: "insanlar; tereddiye, ahlaksızlığa, nefse nıağlubiyetleri, egoisılikleri nisbetinde düşerler .. insanlığa, fazilete, bunlar- dmı uzaklaşabildikleri nisbette ulaşırlar."
Fransız filozofu Pascal : "Eğer insan, hırssız olarak, yalnız akla, veya- lıut ta, akılsız olarak, yalnız hırsiara malik olsaydı .. Fakat madem ki bunların her ikisine de maliktir, o, harpsiz kalamaz; birisiyle sulhte kalabilmesi için, diğeriyle harbetnıesi lazımdır ... " der.
Kendinize, geçm işte sizin için neyin değerli olduğunu, neyin sürdürülmesi ya da korunm ası gerekliğini sorun, bu, gelecek- le yüzleşm enize yardım cı olacaktır... G eçm iş olum lu hiçbir şey içerm iyorsa gelecek de yok dem ektir ve geriye “her şeyi unutup uykuya dalm ak”ıan Izabytsia i zusnut’l başka bir şey kalmaz. Geçm işi olmayan bir gelecek Rusya'nın tarihsel yaz- gısı değildir. 20. yüzyılın, büyük felaketlerin yaşandığı bu yüzyılın üzerine sünger çekm ek isleyenler, büyük bir Rus- ya’ya da ebediyen elveda dem ek zorundadır.3
Ama iyi bilgilerin vasat liderlere yar- dımcı olduğu görülmemiştir. Problem bu liderlerin neyi anla- yabildiklerinde, neyi bilmek istediklerinde, neyi bildiklerinde -b u bilgilerle hiçbir şey yapamıyor olsalar b ile - olduğu kadar, neyi hiçbir şekilde bilmek istemediklerinde de yatmaktadır.
Sayfa 9
280 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Kirpinin Zarafeti
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery
8.2/10 · 7,5bin okunma
153 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.