Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

kadının Biri

kadının Biri
@Zehra_ugrl
insan olmakta ısrar etmek gerekli..
Eğitim Fakültesi
Dünyalı, 1999
15 okur puanı
Aralık 2022 tarihinde katıldı
İnsanlar ve insansızlıkları
Etiyopya gibi yoksul ülkelerdeki insanlar açlıktan ölürken Avrupa'da gıda maddelerini okyanusa atiyorlar.Bunun sebebi, çok fazla olduğu için tutmaya devam ederlerse pazarda fiyatının düşecek olması.Fiyatlar yükselmeye devam etmeli.Tek yol ondan kurtulmak.O kadar fazla şey atılıyor ki, bunları okyanusa dökmenin işgücü karşılığı olarak bile yüz bin dolar gerekli. Bu çılgın bir dünyadır.Etiyopya, Avrupa'ya çok yakın, yüz bin dolara tüm gıda Etiyopya'ya ulaşabilirdi.Küçük bir miktar da değil, milyonlarca tonluk yiyecekten bahsediyorum. İnsanlar açlık çekip ülkelerinde yiyecek olmadığı için, sadece bu sebepten dolayı ölüyorken insanların bu kadar insanlıkdışı olabileceğine inanabilir misin? İnsanların içecek suyu yok, susuzluktan ölüyorlar.Sen yiyeceği okyanusa atıyorsun!
Sayfa 152
Reklam
KOMÜN YAŞAM ÜZERİNE...
özel mülkiyet, hırsız ve soyguncuları yaratır.Özel mülkiyet bir kez kalksa... Bir komünde özel mülkiyet olmayacaktır, her şey herkese aittir.Doğal olarak çalma ortadan kalkacaktır.Suyu çalıp istiflemezsin, havayı çalmazsin.Bir komün her konuda öyle bereketli olmalıdır k, aptal bir insan bile onu istiflemeyi aklından geçirmesin.Ne manası var? Her zaman ulaşılabilir, taze.Toplumda para ortadan kalkmalıdır.Bir komünün paraya ihtiyacı yoktur.İhtiyaçların komün tarafından karşılanmalıdır.Herkes üretmeli ve herkes komünün zenginliğine, bolluğuna katkıda bulunmalı ve birkaç kişinin tembel olacağı gerçeği de kabul edilmelidir.Bunun bir zararı yoktur. Her ailede tembel birileri bulunur.Birisi şairdir, birisi ressamdır, birisi de flüt çalmaya devam eder fakat o kişiyi seversin.Belirli oranda tembel olan kimseler saygı içinde kabul edilecektir.Aslinda, tembel kimseleri barındırmayan bir komün, diğerleri tarlada çalışırken meditasyondan veya sadece gitar çalmaktan başka bir şey yapmayan tembel kimseleri barındıran diğer komünlerden biraz daha az zengin sayılacaktır.Biraz daha insani bir bakış açısına ihtiyaç var, bu insanlar faydasız değildir.Meta anlamında üretken olmayabilirler fakat onlar belirli bir neşe , sevinç atmosferi yaratırlar.Katkıları anlamli ve değerlidir.
Sayfa 133
Bir sürücü bir kasabada yol alırken şu büyük levhayı gördü: Dikkat köpek var.Yolun devamında daha büyük harflerle yazılmış bir başka levha daha vardı: Dikkat köpek var. Sonunda çiftliğe vardı ve evin önünde küçük bir fino köpeği duruyordu. "Şu küçücük köpeğin yabancıları uzak tutmaya yettiğini mi söylüyorsunuz?" diye sordu. "Hayır, " dedi çiftçi, "fakat tabelalar yetiyor." Köpeği görme zahmetine kim girer? İnsanlar tabelalardan, sembollerden, kelimelerden, dillerden o kadar mustarip ki, gerçekten bir köpek olup olmadığı kimin umurunda? Bu işe yarar biliyorum çünkü denedim. Bir zamanlar bir kasabada yaşıyordum ve bir köpeğim yoktu.Yine de bir tabela koydum.Fino köpeği bile yoktu, sadece bir tabela, kapıda büyük bir tabelada "Dikkat köpek var" yazıyordu.Kimse içeri girmeyecekti.Bu onları uzak tutmak için yeterliydi. Gerçekten bir köpeğiniz olması gerekmiyor.Gerçek kimin umrunda?
Sayfa 114

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
YAŞAM ...
Kalp aşkın, doğumun, ölümün gerçekleştiği yerdir.Ölüm gerçekleştiğinde kalp durur.Aşk gerçekleştiğinde kalp dans eder.Yaşam gerçekleştiğinde kalp çarpmaya başlar.Gerçek olan her şey Kalpte meydana gelir ve gerçekdışı olan her şey zihinde meydana gelir.Zihin, gerçekdışı olanın, kurmacanın, oyunların yetisidir.
Sayfa 115
Hayat Nasıl Yaşanır?
Yaşam iki şekilde yaşanabilir: hesap gibi veya şiir gibi. İnsanın içsel varlığının iki sureti vardır: Bilimi, iş hayatını, politikayı yaratan hesapçı yüz ve şiiri, heykeli, müziği yaratan hesapçı olmayan yüz. Bu iki yüz henüz birbirine bağlanmış değil, farklı varoluşlara sahiptir.Bu yüzden insanoğlu son derece yoksul, gereksiz şekilde orantısız; bu yüzlerin birbirine bağlanması gerekiyor. Bilim dilinde beynin iki yarımküreye sahip olduğu söylenir.Sol yarımküre hesaplar, matematikseldir, düz yazıdır ve beynin sag yarımküresi şiirseldir, aşktır, şarkıdır.Bir taraf mantık, diğer taraf aşktır.Bir taraf zihinsel, diğer taraf şarkıdır.Onlar gerçekte bağlanmamışlardır, bu yüzden insan böyle bir parçalanmışlık içinde yaşar. Benim çabam, iki yarımküreyi birbirine bağlamaktır.
Sayfa 76
Reklam
Olduğun hâlinle sen, sen olduğunu söyleyemezsin.Bir varlığın yok.Bir pazar yerisin, zihninde bir sürü ses var.
Sayfa 68
Oysa kimimiz çamura kimimiz dolunaya bakıyor..
İki mahkum vardı. Bir dolunay gecesiydi, ikisi de karanlık hücrelerindeki pencerenin yanında duruyordu. dolunay vardı. Bir tanesi dolunaya bakıyordu. Hava yağmurluydu ve tam pencerenin önünde çok fazla su ve çamur birikmişti. kirliydi ve leş gibi kokuyordu. Bir tanesi dolunaya bakmaya devam etti, diğeri çamura bakmaya devam etti.Çamura bakmakta
Sayfa 56
Sokretes'in savunması
Sokrates, digerlerinin senin için yarattığı yoldan gidemeyeceğini söylüyordu.Yürümelisin ve YOLUNU YÜRÜYEREK OLUŞTURMALISIN. Sokrates kabul edilmeyi talep etmiyor." Lütfen beni yalnız bırakın, benim sizi yalnız bıraktığım gibi.Lütfen benim özgürlüğüme izin verin.Ben sizin hayatınıza tecavüz etmiyorum siz de benim hayatıma tecavüz
Sayfa 37
Yaşamın Önünde Eğil
O ahmaklar sana, "Büyük işler yap," dediler fakat yaşam küçük şeylerden oluşur..
Sayfa 31
Anbean Yaşa
Gelen ve geçen bizleriz, varoluş olduğu gibi kalır.Geçen şey zaman değildir, gelen ve geçen bizleriz.Bu bir yanılgıdır: Bizim geçip gittiğimizi görmek yerine, büyük bir icat yarattık, saat. Ve şöyle diyoruz: "Zaman geçer." Sadece düşün, yeryüzünde hiç insan olmasa, geçen zamam olacak mı? Okyanus hâlâ sahile vurmaya, dalgalarını kayalara çarpmaya devam ediyor olacak.Güneş doğacak ve batacak, fakat sabah veya akşam olmayacak.Öyle bir zaman olmayacak.Zaman bir zihin icadıdır ve temel olarak zaman, sadece dün ve yarınla var olabilir; şimdiki an, zamanın bir parçası değildir. Basitçe burada, sadece şimdide olduğunda zaman yoktur.Nefes alıyorsun, canlısın, hissediyorsun, etrafında olan her şeye açıksın...
Sayfa 25
Reklam
sev
Hatırla, sevginin bir inanç sistemine ihtiyacı yoktur.Ateist de , komünist de, materyalist de sever.Öyleyse, sevgi sende içsel olarak bulunan bir şeydir, sadece Hıristiyan, Hindu olmak gibi sahte koşullanmalar yerine, senin insani potansiyeline bel bağlamak isterim.Onları kendinle birlikte getirmiyorsun fakat sevgiyi kendinle birlikte getiriyorsun; o senin varlığının bir parçası. Hiçbir kısıtlama, hiçbir tabu olmadan sev.
Sayfa 24
Ezen Ezilen ilişkisi
...Fakat mücadelenin başlangıç aşamasında ezilenler hemen hemen her zaman özgürleşmeye çabalamak yerine, kendileri de ezenler, yani "astlarını ezenler" haline gelme eğilimindedirler.Onların düşüncelerinin yapısı, onları biçimlendiren somut, varoluşsal durumun çelişkileriyle koşullandırılmıştır.Onların ideali insan olmaktır.Bu onların insanlık modelidir.
Sayfa 28
“Umutsuzluğa düştüğümde tarih boyunca doğruluk ve sevginin her zaman kazandığını hatırlarım. Tiranlar ve katiller olmuştur, hatta bir süre yenilmez sanılmışlardır ancak sonunda her zaman kaybederler.” Mahatma Gandhi
"Satyagraha, Güney Afrika'dayken seçtiğim bir terim, anlamı hakikatte yaşamak ve vicdanının küçük sakin sesini dinleyerek mücadele etmek.İşbirliği yapmayı reddetmek ve tuz örneğinde olduğu gibi adalet olmadığında itaatsizlik etmek, ancak asla şiddete başvurmadan." ( Gandhi)
Sayfa 38
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.