Herhangi bir insan başka bir insanı öldürdüğünde katil olarak anılır. Bu işi yetki sahibi biri yaparsa, bu haklı bir karar olur. Ve bir adam manastırı soyduğunda hırsız adını alır, ama emir onun hayatını çalabilir, sonra insanlar Emir’in Erdem’li bir hükümdar olduğunu söyler. Kocasını ihanet eden ve onu aldatan bir kadına günahkar ve fahişe denir. Ama emir onu çırılçıplak soydurtup kalabalığı taşlayabilir , o zaman Emir’in soylu bir yönetici olduğu söylenir.
Şarkı söyleyecegim, öykümü anlatacağım, ama insanlar kulaklarını kapatıp duymayacaklar, çünkü kendi ruhlarının isyan etmesinden ve toplumlarının sallanıp başlarını yıkılmasından korkuyorlar. Mutluluğuma ulaşmadan önce süründüğüm dik ve eğri büğrü patika bu işte
Kalpte kendiliğinden filizlenen küçük sevinçleri yok etmek için şiddet kullanan kimselere lanet olsun. Dünyanın hiçbir armağanı, hiçbir lütfu ,bir zalimin kıskanç huzursuzluğunun zehir ettiği bir anlık zevkin yerini tutmaz
İnsanlar bugüne katlanmak yerine, hayal güçlerini seferber ederek geçmişin kötülüklerini çağrıştıran hatıralarla meşgul olmasalar, daha az acı çekerlerdi.
Mutlu anlardan geriye kalan eşyalar, o anların hatıralarını, renklerini, dokunma ve görme zevklerini bize o mutluluğu yaşatan kişilerden çok daha sadakatle saklarlar.
26 Mayıs 1975 Pazartesi günü, saat üçe çeyrek kala civarında bir an , sanki bizim suçtan, günahtan, cezadan ve pişmanlıkdan kurtulduğumuz gibi dünya da yerçekimi ve zamanın kurallarından kurtulmuş gibiydi