Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Buse Gür

‘Yaşamıyorum ama hayattayım, öyle güçlü ki isteğim, ölmemekten ölüyorum.’
Sayfa 185Kitabı okudu
Reklam
‘ - Neden Petra, neden yaşamam bu kadar önemli? - Gözlerinde kendi çilemi gördüm Fegel, o resme baktığımda haykırıyordu bana. İşte al, diyordu, huzuru vaat ediyordu. Sana her baktığımda ne kadar ölü olsam da yaşadığımı anımsadım. Ben ilk defa bir insana değer verdim Fegel, onu içimde bi yerlerde, hatta hapsolan ruhumun derinliklerinde hissettim, seni hissettim Fegel. Bana var olduğumu hatırlattın, bir zamanlar benim de insan olduğumu, hayallerimin olduğunu, bir zamanlar benim de çocuk olduğumu. Sana bakınca dünyayı gördüm Fegel, halbuki ben dünyanın her yerini dolaştım. Sende dünyanın görmediğim güzelliklerini gördüm. Sende katil olmayan yönümü gördüm. Kaybettiğim beni bana geri verdin. Sen beni yaşattın Fegel, bir ölüyü dirilttin. Şimdi söyle, nasıl izin veririm ölmene? Nasıl izin veririm gitmene? Nasıl izin veririm bir başkasının tenine değmesine? Asla Fegel! Sana kimsenin dokunmasına izin vermem, buna tahammül bile edemiyorum anladın mı, bu kim olursa olsun tahammül edemiyorum. Bu kişi ben bile olsam, asla!’
Sayfa 151Kitabı okudu
‘ - Merak ediyorum, niye girdin hayatıma, üstelik seni durduran neydi, bütün bunları yapmanı sağlayan, beni teslimiyete zorlayan? - Gözlerine bakmanın verdiği hazzı dünyanın hiçbir yerinde görmedim Fegel. Birçok kadın tanıdım, birçoğunu da sevdim. Sevmem onları öldürme isteğime engel olmadı. Ama sen, sendeki şeydi beni durduran, yolumdan alıkoyan. Şimdi söyle; kim kime teslim Fegel, kim kime teslim?’
Sayfa 130Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
‘Çocukluğumdan kalma bir histi gölgelerden korkuşum. Yanımdan geçen o bilindik karaltı. Var oluşumun en büyük ıstırabı. Hayatımı kâbusa çeviren bir kaçıştı. Şimdi o gölge beni aldı. Teslimiyet zamanı.’
Sayfa 105Kitabı okudu
‘Filozofik bir biçimde yıl içindeki önemli günleri not etti; kendi doğum gününü ve bir şekilde kendisinin de bir parçası olduğu diğer bütün günleri. Bir akşamüzeri aynada güzelliğini seyrederken birdenbire fark etti ki, diğerlerinden daha büyük öneme sahip bir tarih daha vardı; sahip olduğu tüm cazibenin yok olacağı, kendi ölümünün tarihi; yılın diğer günleri arasında tembelce ve görünmeden yatan. O, her yıl üzerinden geçtiği halde hiçbir işaret ya da ses vermeyen, ama kesinlikle orada olan bir gün. Ne zamandı?’
Sayfa 475Kitabı okudu
Reklam
‘Karşılıklı duygularından çok az konuşuyorlardı; böylesi sınanmış dostluklarda güzel cümleler ve sıcak ilgi gereksizdi muhtemelen.’
Sayfa 433Kitabı okudu
‘- Bütün bunları, ne bileyim, mesela, sekiz yıl önce neden söylemedin? - Bilmiyorum…eğlenmeye çalışmakla meşguldüm, sanırım. - Ve şimdi eğlenmeyi bıraktın ve “Dur bizim eski iyi Emma’ya bir gideyim,” diye düşündün… - Bunu demek istemedim… - Ben teselli ödülü değilim, Dex. Senin sığınacak limanın da değilim. Bundan çok daha değerli bir şey olduğumu düşünüyorum.’
Sayfa 427Kitabı okudu
‘Emma etrafında olduğu zaman daha iyi biri oluyor ve zaten arkadaşlar da bunun için değil midir? Emma onun uğuru, nazar boncuğu ve şimdi Emma orada olmayacak, annesi orada olmayacak; öyleyse bütün bunları neden yaptığını merak ediyor.’
Sayfa 203Kitabı okudu
‘ -Üniversitede ilk tanıştığımız zamanlarda, sana biraz vurgundum. Aslında biraz değil, bayağı vurgundum. -Peki sonra ne oldu? -Seni tanıdım. Beni senden kurtardın.’
Sayfa 125Kitabı okudu
‘Bu hasta ve zayıf gövdemden, uyuşuk, kararsız, çürüyen ruhumdan utanıyorum…’
Sayfa 227Kitabı okudu
Reklam
‘Çünkü bıktım, yemin ederim ki bıktım, bıktım kendimi denetlemekten, kasılmaktan. Onlar gibi olmak için, onlar gibi olmak için kasılmaktan ve içimden geleni yapmamaktan bıktım. Bu akşam kendimi bırakıyorum. Uzlaşmıyorum ve bağırıyorum.’
Sayfa 214Kitabı okudu
‘Bu çirkin ve iğrenç dünyada ancak aptallar mutlu olabilir…’
‘Fakat oda ne kadar karardı ve sen bu alacakaranlığın derinliğinde bana ne kadar uzaksın!’
Sayfa 102Kitabı okudu
‘Çünkü bazı insanlar dünyaya aşk için gelmezler, kavuşmanın acı verici mutluluklarını taşıyamayacak kadar zayıf oldukları için onlarda sadece beklentinin kutsal ürpertisi vardır.’
‘Yiyordu, içiyordu, uyuyordu, uyanıyordu ama yaşamıyordu. Hayat onda hiçbir etki bırakmıyordu.’
Sayfa 811Kitabı okudu
133 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.