..”Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım”
“İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım”
..
..
Hiçbir zaman dertsiz kalmadı gönlüm
Bir çift gözden, bir yapraktan, bir kuştan.
Daima daha taze, daima yeni baştan
Turnam bir gün bırakmıyacağım peşini,
Sen nereye, ben oraya, adım adım
İnsan sevdikçe iyileşiyor artık anladım..
..
“Gülerek, gevezelik ederek dalgalanan binlerce insan kalabalığının arasında ben kendimi, içimdeki o kayıp insanı arıyordum, farkındalığın o büyülü geçidinde yılları tarayarak gerilere gittim.”
“Ve fayton benim hayalci bedenimi ağır ağır burjuvanın toplumsal dünyasının içinden geçirirken ben adım adım, içimdeki sadece ansızın tutuşturulan bilincimin parlak meşalesinin ışığının aydınlattığı bu sessiz geçitte tarifsiz bir yalnızlık içinde insanlığa dair derinliklere iniyordum.”
“Çok hoş bir duyguydu insanın kendini öylece arabanın sallamasına bırakarak, gözlerini kapayıp ilkbaharı hissetmesi ve hiçbir çaba göstermeden kendinin kanatlanmış gibi taşındığını hissetmesi.”
“İnsanlar beni terk ediyor, kadınlar gidiyor ve geliyor, ben ise sanki odada oturmuş, camlar da yağmur, doğrudan önünde olan şeylerle bile arasında camdan bir duvar varmış da, iradesi ile onu kıracak gücü olmayan birinden farksız hissediyordum kendimi.
“ Yarın o yabancı, karalar giymiş abuk subuk adamlar gelip bir tabut getirecekler, benim zavallı, benim biricik evladımı içine yatıracaklar. Belki tanıdıklar da gelir ve çelenk getirirler, ama tabutun üstündeki çiçeklerin ne işe yarar ki? Beni teselli edip bir takım sözler söyleyecekler, sözler, sözler; ama bana ne yardımı olacak bu sözlerin? Biliyorum, ondan sonra tekrar kendi başıma kalacağım. Ve insanların arasında öylece tek başına kalmaktan daha korkunç bir şey olamaz.