Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahmet temiz

Yaşam sonsuzluğa doğru uzanan bir gökdelen sanki. Bilincin hangi seviyede ise yaşamını o belirliyor, çünkü herkes bu gökdelende bilinç seviyesine karşılık gelen katta yaşıyor. O katın yaşamını yaşıyor. O katın olasılıklarını. O katın ilişki, sağlık, iş ne varsa her konuda sunabileceklerini. İşte bu örnekten yola çıktığımda, Sırma ve birkaç arkadaşımla artık farklı katlarda olduğumuzu görebiliyorum.
Reklam
Dünyadaki pek çok insanın esas sorunu, henüz kendisiyle tanışmamış olmasıdır.
İleriki mutluluğumu şimdi acı çekerek hak etmem gerek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Herkes, hepimiz, benliğimizin en gizli köşelerini olduğu gibi açığa vurabilseydik; başkalarına, hatta en yakin dostlarımıza, sırası gelince kendimize bile itiraf etmekten çekindiğimiz ne varsa, hepsini korkmadan ortaya dokebilseydik; dünyayı saracak pis kokudan hepimiz boğulurduk.
Reklam
Temelde, hayatta başımıza gelen her şey kendi suçumuz, başka hiç kimsenin değil. Bizlerin başından geçen zorlukların pek çoğu başkalarının da başından geçiyor, ama onlar tamamen başka tepkiler veriyorlar.
Gerçekten sevdiğim pek az insan var; hele saygı duyduğum daha az insan var. Dünyayı tanıdıkça hoşnutsuzluğum daha da artıyor; her geçen gün insan karakterinin tutarsızlığına ve akıllı, duygulu görünenlere bile güvenilmeyeceğine olan inancım güçleniyor.
Acı çekiyorum, ama bunu hak edip etmediğimi bilmiyorum. Karamsar değilim, hüzünlüyüm.
Aşktan tek dileğim, uzak bir düş olarak kalmasıydı.
Reklam
İnsan ruhu ne yapsa acının kurbanı olmaktan kaçamaz.
Bazı acıların, öylesine içlerine işlemiş, öyle incelikleri vardır ki, ruhtan mı yoksa beden mi kaynaklanırlar, hayatın boşluğu karşısındaki rahatsızlığı mı yansıtırlar, yoksa karaciğer, mide ya da beyin gibi organik bir uçurumumuzun hastalanmasından mı kaynaklanırlar, anlayamayız. Kim bilir kaç kez, her zamanki özbilincimin, kaygılı bir durgunluğun karmaşık çökeltilerine karışarak karardığını hissetmişimdir! Kaç kez var olmak canımı yakmıştır, o derece anlaşılmaz bir bulantıdır ki bu, hayattan tiksinmekten mi ileri gelir, yoksa kusacağımın habercisi midir, ayırt edemem! Kim bilir kaç kez... Bugün ruhum, bedenime kadar ulaşan bir hüzne gark olmuş durumda. Belleğimi, gözlerimi, kollarımı, her yerimi acıtıyorum. Sanki olduğum şeye tamamen yayılmış bir romatizmaya yakalanmışım.
Gerçekten, başkalarını düzene sokmak az iş değildir; kendi kendimize düzen vermenin ne kadar güç olduğunu biliriz. İnsanları kumanda etmek pek rahat bir iş gibi görünür; ama ben kendi hesabıma, insan kafasının ne kadar güçsüz, yeni ve belirsiz şeyler arasında doğruyu bulmanın ne kadar güç olduğunu gördükten sonra şu kanıya vardım ki, başkalarının ardından gitmek önde gitmekten çok daha kolay, çok daha hoştur. Çizilmiş bir yolda yürümek ve yalnız kendi hayatından sorumlu olmak ruh için büyük bir rahatlıktır.
İnsan yaşamı denen yolculukta benim bulduğum en iyi destek kitaplardır ve ondan yoksun insana acırım.
Bütün çabam kimseye muhtaç olmadan yaşamak.
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.