Saadet tamamiyle gönül işidir. Ve içimizdedir. Onu kendi içimizden başka bir yerde sanıp aramak ve saadeti sırf servet, iktidar ve şöhrette görmek çölde serabı su zannetmektir.
İnsanın kıymet ve kuvveti, bilgisinin genişliğinde olmaktan çok, benliğine sahip ve iradesine hakim olabilmesinde; iyi huylarında ve ruhi terbiyesindedir.
Çok düşün. Ve bil ki, çalışmak mutlaka hareket etmek veya okumak, yazmak demek değildir. Düşünen bir insan, maden kuyularında kazma sallayan işçiden daha çok çalışıyordur.
Kötü huylu bir insanı, ilim ve tekniğin metodlarıyla, dinî ve ahlâki aşılamalarla iyiliğe doğru bir dereceye kadar yönetebilir ve huyları üstüne bir astar çekip bunları gizleyebilirsiniz. Fakat değiştiremez ve kötü bir insanı kötülük batağından çekip çıkaramazsınız.