Üstelik Mümin’ in dış görünüşü saygıdeğer bir aksakala da hiç benzemiyordu. Ne saygınlığı ne ağırbaşlılığı ne de sertliği vardı. İyi yürekli bir insandı ve böyle olduğunu, ama değerinin bilinmediğini yüzüne bakar bakmaz anlardınız. Ta eski çağlardan beri böylelerine şu öğüdü verirler: “ İyi olma, kötü ol! Dişlerini göster! Bak sana bu da azdır! Kötü ol, kötü!” Ama onun talihsizliği idi bu. Hep iyi olarak kalırdı. Buruşuk yüzünde gülümseme hiç eksik olmaz ve bakışı ile sanki “Ne istiyorsun? Ne istiyorsan söyle , senin için her şeyi yaparım, canın ne istiyorsa söyle bana” derdi.
Neyi görmek isterse gösterirdi bulutlar. Onun mutsuz olduğunu, ah etseler, vah etseler de, kimsenin bulamayacağı bir yerlere kaçıp gitmek, uçup gitmek istediğini bilirlerdi.