Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şeydanur Sivri

Şeydanur Sivri
@ankamesrep
Koca denilen birinin, haklı haksız keyfine esir olmaktan başka bir şey olmayan, mesut denilenleri ise onun her türlü hevesine şartsız katlanıp boyun eğmekten ibaret olan bu evlilik ona iğrenç geliyordu. Artık Süreyya (erkek) ona bir düşman görünüyor, şimdiye kadar da böyle miydi diye hayret ediyordu. O zamana kadar hiç böyle bir fırsatla bunu anlamamıştı, çünkü hep itaat etmişti, hep arzularını daha ortaya çıkmadan anlayıp yerine getirmeye çalışmıştı. Dernek kocasının kendisine dost ve cana yakın gelmesi bundandı? Esasen işte bu gece göründüğü gibi bencil ve soğuktu. Demek o kadar zaman onu tanımayarak, hem boş yere emin ve mesut olarak yaşamış, görünüşteki şeylere saadet adı verip memnun ve mesut olduğunu zannetrnişti. İşte onda hiç beklemediği huylar, kötülükler vardı ve bunlar fırsat düşmediği için görünmemişti. O zaman başını ellerinin içine alıp, "Ben onu bilmiyormuşum, bütün bütün başka bir adammış! " diye sızladı. Korkuyordu, onunla geçen hayatı, kendindeki güveni için, korkuyordu, "Nasıl yaşamışım, ya­ rabbim!" diye titriyordu.
Reklam
Çocuğun kendisini anlatamadığı, savunamadığı her ilişki biçimi baskıdır.
Baskıcı ailelerde, çocuğun duygu ve düşüncelerine fazla önem verilmez. Halbuki çocuklar duygularını ifade etmede ne kadar rahat olurlarsa gelecek ilişkilerinde de o kadar samimi ve dengeli olacaklardır.normal görülmeyen bazı davranışlar yetişkinler tarafından şiddet alay ve öfkeyle karşılanırsa o zaman çocuk daha anormal davranışlara sapar. Bu gibi durumlarda yalan söylemek, çocukların ve gençlerin elindeki tek savunma mekanizmasıdır. Bu bakımdan eğitimciler, çocuğa suçlu olduğu zamanlarda yalandan başka kurtuluş yollarını açık tutmalıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
rüyadan uyanmış gibiydi, fakat o kadar mest olmuştu ki ar­tık bu hayatını hiç sevmiyordu ve saadetinin bir rüya gibi tekrar canlanamayacak olmasına yanarak matemle, "Bari mesut olduk ya, hiç olmazsa cidden sevdik ve bir hayatta istenilecek kadar sevildik ya..." diyordu. Fakat bu kanaatinde bir noksanıyla güçsüzdü, aşkı kavuracak kadar şiddetli bir ateş olsaydı ve hayatını onun için feda etseydi daha mesut olacağını, işte ancak o zaman mesut olacağını zannediyordu. O kadar mest ve mahmurdu ki şimdi Süreyya'yı feda etmek acılığını bile hissetmiyordu, hayatını artık o kadar renksiz görüyordu ki uzun bir rahat hayata karşılık yakıp kavuran bir aşk saniyesini tercih etmek saadetine hasret çekiyordu.
Hayatta aşka galip gelecek hiçbir şey bulmuyordu. İnsanlığın hissiyat ve meyillerinin en yücesi, en seçkini oydu ve bütün öbürleri onun karşısında sadece susmak ve eğilrnek zorundaydı. onun yanında her şey yapay, keyfi, görece kalıyordu.
Reklam
Bugün mutluluğu tercih ediyorum Bugün başarıyı tercih ediyorum Bugün doğru eylemi tercih ediyorum Bugün sevgi ve iyi niyeti tercih ediyorum. Bu sözlere hayat,sevgi,ilgi katılırsa mutluluğu tercih etmiş olursunuz. Mutlu olmayı içtenlikle arzulamalısınız. Siz istemezseniz hiçbir şey olmaz. Sürekli korku,endişe,öfke,nefret ve başarısızlık düşünceleri üzerinde durursanız, bunalır ve mutsuz olursunuz bu net.
Rahatlık bazen insanın felaketidir demişti biri de ne abartı ama demiştim, fakat şimdi manasını anlıyorum. Eski insanlarla oturup sohbet etmek, onları dinlemek neden bu kadar mutlu hissettiriyor? Çünkü bir göz bir odada, onca imtihanla fakat şükürle, tevazuıyla sürdürmüşler hayatlarını. Sıkıntısızlık, rahatlık insana çok fazla şeyi unutturuyor. Hep bir sıkıntıdan sonra öğreniliyor bu yüzden çok acı görmüş insanlar birer hazine gibi olabiliyor. Yaşadığı onca sıkıntıdan bir ders çıkarmış insan farklı oluyor. Halden anlıyor tevazuyu biliyor nankörlüğe uzak oluyor kıymet biliyor şikayet etmiyor. Her sıkıntıda neden ben diyip kendimizin üstüne geliyoruz oysa her sıkıntıyı Allah’a yaklaşma vesilesi olarak görmek ne kadar güzel. O sıkıntıyla o yanan kalple o çaresizlikle o huzurda olmanın tadını başka bir zaman alamıyoruz.
Sevdiği besleyen önemli kaynaklardan biri de sevenin sevgilisini hoşnut etmek için elinden geleni yapması, onu nefsine tercih etmesi, onun için fedakarlık da bulunması, sevdiği başka şeyleri onun için terk etmesidir. Seven sevdiğine itaat eder.
Ailenin bütçesine katkıda bulunmamak bana çok zor geliyor. O yüzden bir şey satın almak, istemek kolay değil dedi Ayşenur. Her şeyi paylaştığımız bir hayat yaşıyoruz ve para bunun sadece tek bir parçası. Bulaşığı sen yıkadığında sana yük olacağım diye tabak kirletmeyecek miyim diye cevap verdi Michael
Reklam
Oysa Michael sınır koymayarak, ihtiyacını söylemeyerek aynı yerde dönmelerideki kendi payını da görebiliyordu. Bir ilişki tek başına yaşanmıyordu. Sorun da, iyileşme de iki kişinin dinamiğinnde var olabiliyordu.
Senin için endişe ediyorum seni sevmekten başka bir şey yapamıyorum. Ama sen benimle konuşmazsan, anlatmazsan, elimi uzattığında tutmazsan, gözlerime bakmazsan sana yardımcı olamam. (Ne güzel duygularını açıklamış)
571 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.