Merhaba, evet adimi gordunuz. Ben hem bir filozofum hem de bir aptalim. Bazen kitaplarda dolasip cikarimlarda bulundugum icin filozof gibi hissediyorum daha sonra da filozof gibi hissetigim icin aptal gibi hissediyorum. Memnun oldum:)
Insan dinginlik arayisinda insandan kacar sonra yine insan arar. Kendi gibi birilerine yolda rastlamak isteyecegini hic dusunmemisti. Belki de bu uzun sureli yalnizlik korkutmustu. Kimsenin cikmayacagi bir yolculuga cikacak kadar delirmis olamazdi ya. Insan yolda dinlenir, sorgular, celisir ve sonunda rahatlamak ister. Bir siluet bir hareket gorse rahatlayacakti. Yalniz olmadigini bilmenin rahatligiydi ihtiyaci olan. Cok gecmeden ufka dogru kendi halinde yuruyen birilerini gordu. Yolunu bir bakima onlarin varligina onaylatti. Yalniz degildi. Bir insan en fazla insanlara tahammul edecegini hissetigi zamana dek yalniz kalabiliyor.
Her insan temiz dogar ve yola baslar. Yolda hangi rengi alacagin senin elinde. Ister basladigin gibi masmavi devam edersin, ister gokkusagi olursun. Safligin, baslangicin rengidir mavi... Kirmizinin aksine kalbinin rengidir ayni zamanda. Yasamak icin nefes alislarin dalgalanir. Kendini doke saca yukselirsin. Diledigin gibi...
Cehennemse her an asagidadir. Hic birakmaz pesini, her an aklinin bir kosesindedir. Elin gider..cekersin tekrar. Yoksa o mu hakli? Hicbir zaman emin olamazsin.
Sevki Orhan