Serinin 3. kitabı ile beraberiz. Tamam ilk kitapta dark romance az dedik de bu kadarı da çok oldu sanki :) Kitapları arka arkaya okuduğum için de böyle düşünüyor olabilirim, bilemiyorum.
Mila karanlık hayattan bihaber büyümüş bir mafya kızı. Bebek gibi masum, hiçbir şeyden haberi olmayan, şeytanın avucuna konan bir kuş resmen. Ronan ise biraz olsun abisine çekmeyen, oyunbaz, şerefsiz...Daha çok şey sayarım da şeytanın ta kendisi dersem yeterli olur. Yani ikinci kitaptaki Christian nasıl senin abin olabilir aklım almadı gerçekten. O da az değildi ama neyse. Yaşanmışlıklar aynı olsa da herkes kendini farklı büyütür dedim ama asla anlayamadım onu. İntikam uğruna her şeyi yakıp yıkacak dereceye gelmiş bir manyak kendisi çünkü. Tam diyorum azcık aklı başına geliyor hoop yerle bir ediyor her şeyi. Dengesiz hareketler yapa yapa minik kuşumun da ayarını bozdu. Seri boyunca en sinir olduğum karakter diyebilirim ki epey büyük bir evrenden bahsediyoruz. Lakabı D'yavol olan birinden ne bekliyorsam ben de :')
Neyse kitap kendini okutuyor evet ama çoğu yerde sinir krizi geçirdim, kalemlerimi kemirdim, masayı falan yumrukladım öyle böyle sinir etti beni kitap. Sadece erkek karakter değil kızımız da aynı. En sevdiğim yerler Gianna, Kat ve Mila sahneleriydi sadece. En azından Mila o sahnelerde kendinde gibiydi en azından.
Meraklısına önerilir. Seriden bağımsız olarak okusaydım puanım daha düşük olurdu diye de düşünüyorum. İyi okumalar :)