Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşegül

Sabitlenmiş gönderi
Ben
“çok yönlü" diye tanımlanırdım. Sonuçta, insanlara pazarlayabileceğim birkaç özelliği, birkaç başarıyı üst üste koymuştum. Oysa gerçekte ben, bunalımdan bir türlü kurtula­mayan, hiçbir düşünceye, inanca ya da insana bağlanamayan, yapayalnız biriydim. Yaşama coşku­mu çoktan kaybetmiş, belki de hiç kazanamamıştım. Bana kalır­sa, kişisel tarihimin tek bir teması vardı; hayal kırıklığı. Ağır aile baskısı ve şiddetle dolu geçen çocukluk yıllarım, dünyayı, acı çe­kenler ve çektirenlerin bulunduğu bir savaş alanı gibi algılamama neden olmuştu ve sanırım haklıydım da. Emekleme çağımdan beri, sadece zeki ve başarılı olduğum sürece sevgi ya da sev­gi diye adlandırılan bir şeyi göreceğimi öğretmişlerdi bana, ama hiç kimse, sevmeyi nasıl başaracağımı öğretmemişti.
Reklam
Ayşegül
@aysegulgultekin·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Aşkın Halleri
Aşkın HalleriAlper Hasanoğlu
8.6/10 · 423 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
239 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
85 günde okudu
Bağlanma
BağlanmaAmir Levine
8.7/10 · 2.955 okunma
Ayşegül
@aysegulgultekin·Bir kitabı okumaya başladı
Spinoza: Pratik Felsefe
Spinoza: Pratik FelsefeGilles Deleuze
8.8/10 · 174 okunma
Reklam
Gerçekte sadece bir terim vardır: Düşünceyi kapsayan Hayat, ama tersi de geçerlidir, sadece düşünce tarafından kapsanan Hayat. Düşüncedeki Hayat değil. Ama yalnızca düşünür suçluluk ve kinden uzak kudretli bir hayata sahiptir, düşünürü sadece Hayat açıklar. Geometrik yöntem, gözlük camı parlatma mesleği ve Spinoza'nın hayatı bir bütün olarak düşünülmelidir. Çünkü Spinoza yaşayan-görenlerdendir. O açıkça, kanıtlamaların "zihnin gözleri" oldugunu söyler. Hayatı yanılgıların, tutkuların ve ölümlerin ötesinde görmemizi sağlayan üçüncü bir göz söz konusudur.
84 syf.
·
Puan vermedi
Şeffaflık Toplumu
Şeffaflık ToplumuByung-Chul Han
8.4/10 · 2.097 okunma
Erikson yakınlık sözcüğünü, bir kişinin kendini eşine "adama kapasitesi" olarak tanımlamıştır. Bu yüzden Erikson'a göre genç insanlar "Ben kimim" sorusuna yanıt verinceye kadar -tam bir kimlik duygusu geliştirinceye kadar- bir başka insanla gerçek sevgi ilişkisi kuramaz.
Bağlanma teorisi, genlerimize işlemiş yakınlık kurma ihtiyacını temel alır. Bowlby’nin dâhiyane fikri, evrimsel olarak hayatımızdaki bazı bireyleri seçip ayırmaya ve değerli kılmaya programlı olduğumuzu ortaya çıkardı. … Bowlby, evrim boyunca genetik seçilimin bağ kuranlardan yana olduğunu ortaya attı. Tarihöncesi zamanlarda sadece kendilerine güvenen ve kendilerini koruyacak kimsesi olmayan insanlar av olmaya daha yatkındı. Yakın bağlar kurma tercihlerini yavrularına da aktarıyorlardı. Aslında, özel birine yakın olma ihtiyacı o kadar önemlidir ki beynimizde bağlanma figürlerimizle (ebeveynler, çocuklar ve partnerler) bağlantı kurma ve bunları düzenleme için özel bir biyolojik mekanizma var. Bağlanma sistemi adı verilen bu mekanizma, sevdiklerimizin yanındayken güvende olmayı ve korunmayı sağlayan davranış ve duygulardan oluşur. … Tarihöncesi zamanda bir partnere yakın olmak ölüm kalım meselesiydi ve bağlanma sistemimiz bu tür bir yakınlığı kesin gereklilik olarak görecek şekilde gelişti.
425 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.