"Mikael ona Kum Adam diyor...Reidar Frost 'a sordum,bu adın çocukların annelerinin anlattığı bir masaldan geldiğini söyledi. Kum Adam,uykunun bir çeşit...Vücut bulmuş hali.Uyumalari için çocukların gözlerine kum serpiyormuş."
Kum adam feci tozunu odaya işlediğinde Mikael karanlıkta dikiliyor.Nefesini tutmanın işte yaramayacağını öğrenmiş çünkü Kum Adam uyumalarını isterse çocuklar uyur.
Yüzünü ne kadar hatırlamaya çalışırsa çalışsın görüntü,elinizi suya soktuğunuzda dağılan yansımanız gibi kaybolup gidiyordu.Bir vardı,bir yoktu.Bir var,bir yok.
Tüyü havaya kaldırdı."Bir gökdoğan,yani bir Peregrine "dedi."Büyüleyici yaratıklardır.Dünyadaki en hızlı kuş bunlardır.Gövdelerini havada döndürme şekillerinden dolayı şekil değiştiriyor gibi dururlar. "
Ancak boğazım adeta mühürlenmiş gibi kapanırken dudaklarimın arasından dışarı çıkan soru o an beni bile şaşırttı "Bethany Matthews de kim?"
Babam gözlerini benden ayırmaksızın cevapladı "Sendin"
Zihninde birbiri ardına beliren düşünceler yerlerini ilkel bir huzur duygusuna bıraktı Aklına bir zamanlar bir yerlerde okuduğu bir ifade geldi Nerede okuduğunu değil hissettiği şeyi tanimladiğından olsa gerek sadece bu ifadeyi hatırlamıştı:Iyilestiren huzur.
Hardwick aracının gazına asılıp hızla başarı ihtimali düşük görevi için Floral parka doğru yola çıkarken, Gurney'le Madeleine sessizce Outback'te oturuyorlardı
"Iyi misin?"diye sordu Gurney
"Hayir"
"Sorun ne?"
"Her şey giderek daha karmaşık ve korkutucu olmaya başladı "
Madeleine'i dinlerken başını salladığını fark etti.Bu da bir baska kökleşmiş mesleki alışkanlığıydı Bunu sorgu esnasında söylenenlerin anlayışla karşılandığını göstermek hatta empati duygusu uyandırdığı hissi yaratmak için bilinçli olarak yaparlardı
Ben bir dedektifim.Belki eskiden dedektiftim ama bir şekilde sonsuza dek görevime devam edeceğim İster bunu emir komuta zinciri için de ister karşılığında para alarak yapayım neticede hayatımın gerçeği hep bu iş olacak
Merdiven basamağının gevşetilerek bubi tuzağı hazırlanması işi tam bir polisiye film klişesiydi.Kolaylikla tespit edilebilecek bir tuzak.Testere izleri hemen seçiliyor.Böylece basamağın kırılmadığı, kasten bu hâle getirildiği anlaşılıyordu Bu da testere izlerinin bulunmasının zaten istenilen bir şey olduğu anlamı taşırdı
Paranoya kulaklarına fısıldamaya başlamadan önce,kartı uzunca inceledi. O anda üzerinde yazılı iki numarayı da ezberlemeden kartı elinden bırakmamaya karar verdi
Amalthea'nın gücü buydu:Ardından her şeyin gölgelerle resmedildiği bir kâbus manzarası çıkan bir perdeyi aralamıştı.Ürpererek arabasına bindi,kontağı çevirdi. Klimadan buz gibi hava doldu içeri.Eve dönme vaktiydi.Karanliktan kaçma vakti.
1876'ya kadar eğitim zorunlu olmasa da,refah düzeyi yüksek çalışan aileler erkek çocuklarını-ve bazen kız çocuklarını-yerel hayır kurumuna ya da ücretli okullara gönderiyordu.