Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büşra Yıldıran

Reklam
Ancak hiçbir değerli taşın telafi edemeyeceği mutsuzluk artığını anlarsan elmasın sonuçta kaç kırata ulaşması gerektiğini hesaplayabilirsin, yoksa hesapların daha baştan yanlış olacaktır.
‘Bağışla beni efendimiz, er geç o rıhtıma çıkacağım kuşkusuz’ der Marco, ‘ ama dönüp sana anlatamayacağım onu. Böyle bir kent var ve de basit bir sırrı var; yalnız gidişler bilir, dönüşleri bilmez.’

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir kentte hayran kaldığın şey onun yedi yada yetmiş yedi harikası değil, senin ona sorduğun bir soruya verdiği yanıttır.
Başka yer, negatif bir aynadır. Yolcu sahip olduğu tenhayı tanır, sahip olmadığı ve olamayacağı kalabalığı keşfeder.
Reklam
Bütün bu yolculuklar geleceğini yeniden bulmak için mi?
Yaşanmamış gerçekler geçmişin dallarıdır yalnızca ; kuru dalları.
Amelce hanginiz daha güzeldir diye sizi imtihan etmek için hem ölümü, hem hayatı îcâd eden O’dur. O azizdir, gafurdur. Yedi göğü kat kat yaratan O’dur. O rahmanın yarattığında hiçbir düzensizlik göremezsin! Haydi! Çevir gözünü! Görebilir misin bir çatlak, sonra gözü tekrar tekrar çevir. Nihayet o göz zelil ve hakir olarak sana döner! Artık o aciz kalmıştır. (Mülk 2-4)
Her kent biçimini, karşısında durduğu çölden alır.
Reklam
Doğru yolu bulmak için kaybolmak gerekir… Labirent içine giren kaybolsun ve dolaşsın diye yapılır. Ama labirent, o aynı kişiye, yeni bir plan çizmesi ve labirentin gücünü yok etmesi için bir başkaldırıyı da düşündürür. Bunu başardığı takdirde insan labirenti yıkacaktır; onu boydan boya geçen biri için labirent yoktur.
Düşüncelerimizi yayan araçlar, düşünmemizi engellemeye çalışıyordu.
Bizi her şeyin ötesinde ilgilendiren şey, insanın geçirdiği sınavlar ve bunların üstesinden gelme biçimidir.
Metropollerin tamamını bloke ederek zincirleme zararlar doğurabilecek büyük teknolojik sistemlerin çekiciliğinden konuşulduğu kadar, doğal ortamın yıkımından da aynı süreklilikte konuşuluyor.
371 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.