Adil beyi puzzle yaparken dinlediğim favori podcastlerin bitmesi üzerine arkada dinlemek için açtığım videolarıyla keşfettim . Neredeyse izlemediğim, daha doğrusu dinlemediğim, videosu kalmadı. Hepsi çok keyif aldığım, eğlenceli muhabbetlerdi. Bu sebeple dilinden düşürmediği bu kitabını merak etmemek benim için imkansızdı. Bu yüzden okumayı çok istemistim.
Kitapla ilgili düşüncelerime gelecek olursam,
Başta hikayenin Romada geçtiğıni duyduğumda açıkçası hiç yadırgamamıştım. Hatta Adil beyin hayatının en güzel yıllarını orada geçirmesi sebebiyle ilhamı olduğunu düşünsem de gerçek hayattan anekdotlar vererek anlattığı videolarından hatırladığım kadarıyla romandan ziyade kendi yaşadıklarını mahlasla anlatıyormuş hissi verdi. Kendisi gibi Bora'nın da ünlü bir kozmetik şirketinin başarılı bir çalışanı olması , Istanbulda bıraktığı ilişkisi, Roma uçağında tanıştığı Italyan sevecen yardımsever kadın, benzer karakteristik özellikleri vs toplanınca farklı bir roman karakteri, hikaye kurgusundan çok kendini anlattığını düşündürüyor. Istemsiz bir şekilde gözünüzün önünde Adil bey canlanıyor. Bu yuzden hayal kırıklığına uğradım biraz.
Yine de Bora karakterinin duygu durumu çok net, detaylı bir şekilde yanşıtılmıştı. Kitabın iddia ettigi gibi erkeklerin iç dünyasını kapılarını aralayabilecek nitelikte.