Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Selahattin Koca

Selahattin Koca
@bulkinin
5 okur puanı
Nisan 2022 tarihinde katıldı
Gün gelecek Eriyecek bahtımızın Kara kışı Çıkıp enginine seyredeceğiz Mavilim memleketi Akacağız bozkırında Zolak zolak
Reklam
Doktor: –Validenizi gördünüz mü? Şizofrenik vaka: –Evet doktor bey, yer elmasını bezelyeden fazla severim, annem dün gelmiştir.
Hadis
Pergamber(S): Allah'a yemin ederim ki, ben şu anda cennetteki havuzumu muhakkak görmekteyim. Ve emin olunuz ki, bana arzın hazinelerinin anahtarları verilmiştir. Vallahi ben, benden sonra sizin müşrikliğe döneceğinizden hiç korkmam. Lâkin ben sizin ihtiras ile Dünyâ hazîneleri hususunda birbirinizle nefsâniyet yarışına düşüp didişmenizden korkarım. buyurdu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Evet beyler, herkesin rolü belli oldu. Hepinize yalvarıyorum, rica ediyorum ve emrediyorum: Yarın geceye kadar rollerinizi bir güzel ezber edin.
Eğlence başlasın! Neşenin şımarık ruhu uyansın!
Sayfa 1
Reklam
Devlet, savaşta şehit düşenlerin eş ve çocuklarına, babalarına iyi bakılması için kanunlar yaptı ve devletin en yüksek makamına; bu şehitlerin dul ve yetimleri ana babaları adaletsizliğe kurban gitmesinler diye, onlara herhangi bir yurttaştan daha iyi bakılması vazifesi verildi. Devlet, çocuklarının yetiştirilmesine de yardım ediyor ve yetim olduklarını elden geldiği kadar unutturmaya çalışıyor. Onlara, daha çocukken, kendisi babalık ediyor; yetiştikleri zaman da tam bir zırh hediye ederek, mallarının başına gönderiyor. Babalarının yiğitliğini gösteren silahları da vererek, onların neler yapmış olduklarını gösteriyor... [2500 sene önce de Devlet vardı. Devlet şehitlerinin ailelerini baş üstünde tutardı. Kahramanlık,yiğitlik,vatan,millet,devlet gibi kavramları sadece bize has birşey sanan tarihten bihaber gâfillere duyurulur.]
Sayfa 60
Biz ne zaman yenildiysek, aramızdaki anlaşmazlıklar yüzünden oldu, başkalarının silahlarıyla değil. Düşmanlarımız, bizi bugüne kadar yenemedi; yarın da yenemeyecektir. Biz kendi elimizle, kendi kendimizi yendik. (Sokrates)
Allah’a ulaşmak için yola çıkan 100 yoksul dileği içinde kaybolur sandım dileğim.
Sayfa 23 - YKY
Portakal yapraklarının üstüne tıp tıp tıp düşen yağmurla böyle her yeri güzel bir koku kaplar böyle
Sayfa 23 - YKY
Sevgili Ceren; Beni anlamanı beklemiyorum. Ama ne olur anla beni.
Reklam
·
Puan vermedi
Kötü Çevrilmiş Bir Kitap
Bir kitabı çevirmek demek, yabancı dildeki kelimenin Türkçe sözlük anlamını alıp koymak demek değildir. İşte böyle olunca bu kitapta olduğu gibi bir biriyle bağlantısız, yer yer anlamsız saçma kelime öbeklerinin bulunduğu laf salatasıyla karşılaşabilirsiniz. "... mutlu renkler / şiddetli, masum hava.." ne bu yani, çeviri kötü olduğundan kitapta bunlar gibi saçma söz öbekleriyle sık sık karşılaşıyorsunuz. Çeviri yapanlara ve yayınevlerine önerim, kitabı yayınlamadan önce elinize alıp güzel bi okumaya çalışın, içinize siniyorsa yayınlayın.Kitabı beğenmedim.Yazar masal anlatmış. Gerçeklerle bağı yok, kendi kurguladığı kendi bile inanmadığı masallarına okuyucunun inanmasını bekliyor.Kısacası bomboş saçma sapan bir kitap.
Baştan Çıkarma Sanatı
Baştan Çıkarma SanatıRobert Greene · Altın Kitaplar · 2006570 okunma
Sonuçta durum, her seferinde olduğu gibi, fanatizm şeklinde aşırı bir yolla telafi edilir ve fanatizm en ufak bir muhalefet kıvılcımını bile ezen bir silah olarak kullanılır. ‘Amaca ulaşmak için tüm yollar, en aşağılık olanlar bile, meşrudur’ gerekçesi ile özgür düşünce ayaklar altına alınır ve ahlaki yargı hakkı acımasızca bastırılır. Devletin politikası iman mertebesine yükseltilir, lider veya parti başkanı konumundaki kişi iyi ve kötünün ötesinde bir yarı-tanrı haline gelir ve ona kendini adayan insanlar birer kahraman, din şehidi, havari veya misyoner gibi şereflendirilir. Sadece bir tek gerçek vardır, ondan başka hiçbir gerçek yoktur. Bu gerçek çok kutsal ve dokunulmazdır, eleştiri-üstüdür. Farklı düşünen herkes bir zındıktır ve, tarihten de bildiğimiz gibi, her türlü kötü akıbetle karşılaşma tehlikesi içindedir. Sadece politik gücü elinde tutan parti başkanı Devlet doktrinini aslına sadık biçimde yorumlayabilir. Bunu da kendine uygun gördüğü bir şekilde, kafasına estiğince yapar. Carl Gustav Jung
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.