Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büşra Alaca

İnsan, kendi belleği dışında hiçbir kayıt kalmayınca, en belirgin gerçeği bile nasıl kanıtlayabilir ki?
Reklam
Bütün insanlar eşit yaratılmışlardır ve Yaradan onlara yaşam, özgürlük ve mutlu olmak gibi geri alınamaz bazı haklar bağışlamıştır. İnsanlar, bu hakların güvence altına alınması için, yasal yetkilerini halkın onayından alan hükümetler kurmuşlardır.
A sözdağarcığı, yemek, içmek, çalışmak, giyinmek, merdiveni çıkmak ve merdivenden inmek, araba sürmek, bahçeyi düzenlemek, yemek pişirmek gibi, günlük yaşamda gerekli olan sözcüklerden oluşuyordu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bazı şeyler geri gelmiyordu, insan bir daha geriye dönemiyordu. İnsanın içinde bir şeyler ölüyor, yanıp kül oluyordu.
Onlardan nefret ederek ölmek, özgürlük buna denirdi işte.
Reklam
Evet, bu yüz kesinlikle kendi yüzüydü, ama yüzündeki değişiklik iç dünyasındaki değişimden daha fazla gibiydi. Belli ki, yüreğinden geçenleri yansıtmayacaktı artık.
İnsanlar özgürlük ile mutluluk arasında seçim yapmak zorundaydı ve büyük çoğunluk mutluluğu seçiyordu.
Biz düşmanlarımızı yok etmek için uğraşmayız, onları değiştiririz.
Düşünce ile eylem arasında en küçük bir ayrım yoktu.
İnsan elinde olmayan düşünceleri yüzünden vurulur mu?
Reklam
Genellikle, kavrayış ne denli fazlaysa, yanılma da o ölçüde fazladır. Zekâ ne denli fazlaysa, akıl o ölçüde azdır.
Yüzyıl ortalarında meydana gelen “özel mülkiyetin ortadan kaldırılması”, gerçekte, mülkiyetin eskisinden çok daha az kişinin elinde toplanması anlamına geliyordu
Her yerde aynı piramit yapısı, yarı kutsal bir öndere tapınma, sürekli savaşa dayanan ve sürekli savaşa hizmet eden bir ekonomi söz konusudur.
Artık maddi anlamda uğruna savaşılacak bir şey kalmamıştır.
4.310 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.